14 Ocak 2013 Pazartesi

GİRİŞ - Ruhun Uyanışı

RUHUN UYANIŞI
Ruhsal bilgilere göre insanın yeryüzünde bulunuş amacı tekâmül etmektir. Bu amaçla bir arınma plânı yaparak öte âlemden dünyaya doğan ruh, bedene bağlandıktan sonra “dünyada bulunuş amacını” tamamen unutur. Çünkü öte alemde serbest olan ruhsal şuuru, madde ortamına gelince kapanmıştır. Yaptığı plânla ilgili hiçbir şey hatırlamaz. Bunun sonucu, maddenin cazibesine kapılarak kendi egosu doğrultusunda yaşamaya başlar. Birçok insan gibi, madde, onun için de vazgeçilmez bir olaydır. Hayatında her şeyi madde ile ölçüp tartmaya başlar. Kendi düzenini kurmak için diğer insanlara karşı adaletsiz ve hoşgörüsüz davranır. Anlayış, onda çok uzak bir kavramdır. Her şeyde önce kendi çıkarını düşünür. Kısacası kendi bencil istek ve arzularının tatmini için ne gerekiyorsa yapar. İlâhi yasa gereği böyle bir insanın karşısına, arasıra kendini görebilecek imkanlar çıkartılsa bile, maddenin cazibesi yüzünden onları görmezlikten gelir.

Bu uykuda yaşama durumu, insanın kendi ürettiği düşüncelerin ve yaptığı eylemlerin sonuçlarını kendi karşısında görünceye kadar devam eder. Çünkü farkında olmadığı bir başka yasa olan sebep-sonuç yasası çalışmaktadır. Dolayısıyla hayatta ne ektiyse, onu biçmeye başlamıştır ve bu durum onu giderek rahatsız etmektedir. Mutsuzluğu her geçen gün biraz daha artmaktadır. Günün birinde durup düşünmeye başlar. Neden, niçin her şey onu bulmakta ve işler yolunda gitmemektedir? Düşüncelerinde bu ve bunun gibi onlarca soru oluşmaya başlayan insan için artık uyanış başlamıştır.

Çevresine baktığında akıllıca ve doğru yaşayan birçok huzurlu insan da görmektedir. Kişi, bir müddet bu insanların yaşam tarzlarını, düşünce biçimlerini inceleyerek, onların doğrularıyla kendi doğruları arasında bir karşılaştırma yaparak bir sonuca varmaya çalışır. O da artık kendini ve yaşamını değiştirmek istemektedir. Değişimi sağlayacak bir felsefeye, bir yola ihtiyacı vardır. İşte bu dönemde, bir başka ilâhi yasa devreye girer ve onu destekler. Gelişimi için gerekli olan kitaplar, insanlar, felsefe ve yollar bir bir karşısına çıkar. Seçme özgürlüğü doğrultusunda, süratle bilgilenerek kendini tanımaya başlayan insan, bir müddet sonra kendisini mistisizmin içinde bulur. Çünkü artık o, “ne ve kim olduğunu”, “nereden gelip, nereye gittiğini” sorgulamaya başlamıştır. Bir süre, ego ve mistisizmi bir arada yaşar. Daha sonra ego’dan kurtulması lazım geldiğinin bilincine varır. Ve kendi kendisiyle cenge girer. Bu savaşın ona bir barış getireceğini inanmaktadır. Sonuçta girdiği bu yeni yolda evrensel kanunların ışığında değişim ve dönüşüm geçirmeye başlar. Zamanla bencillikten uzaklaşarak, daha anlayışlı, daha sağduyulu, adaletli, hoşgörülü ve sevgi dolu bir insan haline gelir. İçsel arınmanın ve bilgilenmenin getirdiği bu idrak ve farkındalık hali, kişiyi bir müddet sonra bütüne hizmet etmeye götürecektir.

Uykudakiler uyansın!.. Belki yanmak vaktidir. Gerçekleri bilenler toplansın!.. Bilin ki vermek vaktidir. Vermeyenler utansın!.. Bilin ki, görmek vaktidir.” Ne mutlu bu farkındalığı yaşayanlara!.

Erol Yurderi

http://bilgelikyolu.wordpress.com/

http://gercekyolcusu.blogspot.com/

Bunları Sen de Yaşıyor Musun? 2013 Mesajı Nil Gün

Nil Gün - Bunları Sen de Yaşıyor musun?


2013 yılı hoş gelsin. Bundan sonraki yıllarda dünyanın gidişatında büyük değişimlere şahit
olacağız. İnsanlık tarihinde, türümüzde daha önce bu boyutta ve hızda yaşanmamış bir bilinç
sıçramasının yaşanacağı bu evrimleşme sürecinin başlangıç evresinde yer aldığımız için
“köprü insanlar” olarak çok şanslıyız.

1970’li yıllardan beri gelişime açık Homo sapienslerin bu süreçte bireysel olarak yaşadığı veya
yaşayacağı bazı somut durumları paylaşmak istiyorum. Yaşadıklarınıza ve yaşayacaklarınıza bir
anlam verebilesiniz diye. Bu belirtilerin hepsi olmasa da çoğu, zaman içinde sıkça yaşanır.

1. Eski kimliğiniz artık size doyum vermez. Kim ve ne olduğunuzu sorgularsınız. Yalnızlık
hissedersiniz. Toplum içinde kendinizi rol yaparken bulursunuz. Bu durum sizi rahatsız
eder.

2. Bedensel ve zihinsel enerjinizde belirgin bir artış hissedersiniz. Bazen fiziksel olarak
taşıyabileceğinizden daha fazlaymış gibi hissedebilirsiniz. Kendinizi takvim yaşınıza göre,
hem enerji hem görünüm olarak daha genç hisseder; beden-zihin-ruh bağlantısını daha
iyi kurabilmek için bedeninize gereken saygıyı gösterir ve egzersiz yapma arzusu
duyarsınız. Ellerinizle ayaklarınızın ısısı yükselir.

3. Kendiliğinden daha derin nefes almaya başladığınızı fark edersiniz, duruşunuz diklik
kazanır. Bedeninizin esnekliği artar. Bedeninizde enerji tıkanması olan yerleri daha
farkındalıkla hissedersiniz. Bu tıkanık/ağrıyan bölgelerde birikmiş duygulardan
özgürleşmeniz gerektiğini bilirsiniz. İlaçlarla kendinizi iyileştirmeye çalışmak yerine
bütünsel sağlık uygulamalarısize daha çekici gelir.

4. Beslenme tarzınız kendiliğinden daha sağlıklı hale gelir. Bedene zarar veren yiyeceklere
ilginiz azalır. Bedeninizde değişimler yaşayabilirsiniz. Bütün bedeniniz ve zihniniz
değişmektedir. Eski sorunlar aşıldıkça zihniniz ve bedeniniz de düzene girecektir.
Sevgiye evet dedikçe vibrasyonunuz yükselir.

5. Eskisine göre çok daha fazla sıvı tüketirsiniz. Yüksek sıvı tüketim süreci uzun süre
devam eder.

6. Duyularınızın duyarlılığı belirgin şekilde artar. Duyusal uyarılara hassaslaşırsınız. Özellikle
işitme, tat ve koku duyularınız keskinleşir. Yüksek seslere karşı duyarlılığınız artar.
Bazen birisinin isminizi seslendiğini “duyarsınız.” Yanınızda birilerinin olduğunu
hissedersiniz. Altıncı duyunuz açılır ve daha yüksek titreşimli enerjileri algılar hale
gelirsiniz. Başkalarının göremediği titreşim boyutlarını gördüğünüz anlar artar.

7. Burnunuza bir anda güzel kokular gelir ve kaybolur. Bazen hiçbir şey yemediğiniz halde
damağınızda enfes bir tat hissedersiniz. Ama bu, bildiğiniz ve aşina olduğunuz bir tat
değildir.

8. Göz kenarıyla ışık topu, gölgeler, ışık huzmeleri, geometrik şekiller, birtakım ışık/gölge
hareketleri görürsünüz. Gözünüzün kenarından gördüğünüz bu şekiller yeni düşünce
frekanslarının beyninize giriş anlarıdır.

9. Dünyayı yeni gözlerle görmeye başlarsınız. Farkındalığınız ve uyanışınız artar. Sevecen,
her şeyle “bir ve bağlantıda” olduğunuzu hissedersiniz. Başkalarına yürekten yardım ve
hizmet edersiniz. Bunun aslında “kendinize” yardım etmek olduğunu idrak edersiniz.
Desteğe gerçekten ihtiyacı olan insanlar ile sizi manipüle etmeye çalışarak kullanmak
isteyen insanların ayrımını kolaylıkla yaparsınız. Vicdanınız sizin pusulanızdır.

10. Bazen eski dünyanızın size dayattıkları sizi karmaşaya düşürse de, bunun üstesinden kısa
zamanda gelirsiniz. “Hayır” ve “Evet” sözcüklerini yerli yerinde kullanırsınız.

11. Düşük frekanslı ayrımcı ve önyargılı yaklaşımlara “tahammülsüzlüğünüz” artar. Drama
krallarını/kraliçelerini hayatınızdan uzaklaştırırsınız. Sürü bilincinden uzaklaşırsınız.
Sevmenin “katlanmak” anlamına gelmediğini idrak edersiniz. Zamanınızın değerini
bilirsiniz.

12. İlham, yaratıcılık anlarınız artar. Daha önce düşünmediğiniz fikirler ardı ardına gelir.
Bazen titreme ya da ter basması yaşayabilirsiniz.

13. Tek başına olmayı seçtiğiniz zamanlar çoğalır. Bu anları tercih edersiniz. Bu anlar
yaratıcılık anlarınızın arttığı anlardır.

14. Başınızın üzerinde bir basınç hissedersiniz. Sanki birisi parmağıyla bastırıyormuş gibi.
Baş ağrısı, baş dönmesi hisseder, boyun ve bel ağrıları çeker, alerjilerinizde artış olur.
Ama bunlar geçicidir. İlk dönemlerde uyku düzeniniz bozulur, sıkça uyanır veya
uyumakta güçlük çekersiniz. Özellikle sabaha karşı 02:00 ila 04:00 saatleri arasında
uyumakta zorlanırsınız. Bir süre sonra uyku düzeniniz doğal olarak ve kendiliğinden
yeniden oluşur.

15. Hiç nedensiz duygu değişimleri yaşarsınız. Bir an hiç nedensiz üzgün, bir an neşeli, bir an
kızgın, bir an mutlu olursunuz, bir an depresyon yaşarsınız, bir an umursamazlık
hissedersiniz. Bu hızlı değişimlere, duygu çalkantılarına bir anlam veremezsiniz. Bu, kalp
çakranızın açılmasından dolayı yıllar boyu bastırılmış duygularınızın açığa çıkış sürecidir.
Duygular kendiliğinden ortaya çıktığında onları kabul edin ve sevgiyle özgür bırakın.
Duygularla barışma sürecidir bu.

16. Hem kısa vadeli hem uzun vadeli unutkanlıklar artar. Bazen “kayıp zaman” anları
yaşarsınız. Bu anlarda bulunduğunuz yerde değil başka bir yerdeymişsiniz gibi
hissedersiniz. “Kayıp zaman” anlarında bulunduğunuz yerde ne yaptığınızı hatırlamazsınız.
Bazı anlar kısmen ya da tamamen bedeninizden ayrıymış gibi hissedersiniz.

17. Eski sorunlar sizi yeniden ziyaret eder. Bazı anlarda kendinizi kaybolmuş hissedersiniz.
Bu sorunlarla yüzleşmek, kucaklaşmak, çözüm üreterek özgürleşmek derin temizlik
sürecidir bu ve geçilmesi gerekli bir süreçtir. Bu anlarda kendinizi “depresif” hissetseniz
bile bu ruh halinden çabuk çıkarsınız. En uzun “depresyonunuz” üç günü geçmez.

18. Başlangıç döneminde birçok kayıp yaşarsınız. İş, aile, mülk, para, ilişki vs. Bazen bu
kayıplara tahammül etmekte zorlanırsınız ama kapasitenizin bütün bunları kaldırabildiğine
zaman içinde tanık olursunuz.

19. Parasal engeller, size ilk anda engel gibi gelse de bu durum içinizde, gelişiminize destek
olacak konularda yapmak istediğiniz şeylerin önüne geçemez. Bunların geçici “durumlar”
olduğunu “sezgisel” olarak bilirsiniz. Engele değil, aşmaya odaklanırsınız. Hayata
güvendikçe parasal engelleri de yaşamaz hale gelirsiniz. Bolluk ve bereket bilinciniz
artar.

20. Gelişiminizin önündeki en büyük engelin “kibir” ve “eleştirilme korkusu” olduğunu idrak
edersiniz ve kibir anlarınızı hemen yakalayarak kendinize “ayar” vermeye özen
gösterirsiniz. Özeleştiri yapabildiğiniz için artık hayatınızda kibrin yeri yoktur. Kibir
gittikçe doğallık, içtenlik, sıcaklık ve sevecenlik artar.

21. Artık size hizmet etmeyen tepki ve davranış kalıplarınızdan, sizisınırlayan inançlardan ve
alışkanlıklarınızdan özgürleşme ihtiyacı duyar ve bu doğrultuda adım atarsınız.
adımları atmaya cesaretiniz olur. Eskiyi temizleyip yeniye yer açarsınız.

22. İstemeyerek çalıştığınız işler sizi hızla tüketir, kanınızı emer hale gelir. Ama korkuyla
orada kalmak yerine cesaretle kendinize yeni imkânlar yaratmayıseçersiniz… ve kapılar
açılır.

23. Enerjinizisizi geliştiren ve Bütün’e yararlı düşüncelere, duygulara, davranışlara ve
seçimlere yöneltirsiniz.

24. Hiç nedensiz huzur içinizisıkça kaplar. Her şeyi kontrol etme ihtiyacı yerine kendinizi
akışa bırakmaya başlarsınız. Kötü bir gün geçirdiğinizde kendinize moral verebilirsiniz.
Farkındalığınız arttıkça, bilinciniz genişledikçe kendinize ve başkalarına karşı daha
şefkatli olursunuz.

25. Derin boyutta doğrudan size hitap eden işaretleri daha sıklıkla görmeye başlarsınız.
Farkındalığınız arttığı için bu işaretler sizin için büyük anlam ifade etmeye başlar.

26. Rakamlara merak salarsınız. Rakamların, sembollerin derin anlamlarıyla ilgilenmeye
başlarsınız. Kendini tekrar eden rakamlar sıkça karşınıza çıkar ya da rüyalarınızda
görürsünüz.

27. Eş zamanlılık artar. Hayatınızda “anlamlı tesadüfler” olağanüstü boyutta sıklaşır. Doğru
yolda olduğunuzda “tesadüfen” doğru insanlarla doğru zamanlarda karşılaşırsınız.
Birbiriyle alakası yokmuş gibi görünen olaylar anlam kazanmaya başlar. Bu mesajların
ardındaki mesajları algılamaya başlar, sezgilerinizin güvenirliliğine daha fazla güven
duyarsınız.

28. Dejavü (bir olayı daha önce de yaşamış gibi hissetmek) anlarını yaşarsınız. Üç boyutlu
beden dışı deneyimler de yaşayabilirsiniz.

29. İnsanlara, hayvanlara ve doğaya empatiyle yaklaşırsınız. Evcil hayvanlar size yaklaşır ve
size sürünür. Bebekler size sıcak tepki verir. Her şeyle aranızdaki bağı daha güçlü
hissedersiniz. Kendinizi gizlemek yerine duygularınızı insanlarla daha rahat paylaşırsınız.
Ağlamak istediğinizde ağlar, gülmek istediğinizde gülersiniz.

30. Kendinizle dalga geçme ve espri yapma yeteneğiniz artar. Daha çok gülersiniz.

31. Bir günbatımını seyretmek gibisade anlardan büyük keyif alırsınız. Bu anlarda içinizi
dinginlik ve huşu kaplar.

32. Rüyalarınızı daha sık hatırlar ve sembollerin mesajlarını daha net algılarsınız. Hayatınıza
giren her insanın hayatınızda sizin davetinizle yer aldığını bilirsiniz.

33. Yüreğinizin derin arzularını takip etmek için kendinize izin verirsiniz.

34. Yuvaya (öz’ünüze) dönüşte her “şimdi”yi kendinizin yarattığını bilirsiniz. Bazen de “Ben
burada ne arıyorum? Eve gitmeliyim” duygusunu hissedersiniz.

35. Kendi hayatınızın sorumluluğunu fiziksel, duygusal, zihinsel, ekonomik boyutlarda
TÜMÜYLE üstlenirsiniz. “Suçlama” ve “mazeret”i hayatınızdan TÜMÜYLE
çıkarırsınız. Kendi ayaklarınızın üzerinde durabilecek güce ve özgüvene sahip olursunuz.
Başka insanların hayatlarında olumlu farklar yaratırsınız.

Bu 35. madde çok önemli. Suçlama ve mazeretten özgürleşmek. Her boyutta kendi
hayatımızın sorumluluğunu üstlenmek ve başkalarına da yararlı bir hayat sürmek. Bu
sorumluluğu üstlenmeksizin, sadece bu belirtilerden bazılarını yaşadığı için kendisine
özel güçler atfeden akıl sağlığı pek yerinde olmayan insanlar da var. Ruh ve sinir
hastalıkları hastaneleri ve bazı “spiritüel” gruplar bu tür insanlarla dolu.

Ne kendine
ne başkalarına hayrı dokunan benmerkezci “özel” (!) insanlar… Spiritüelim diye ortalıkta
dolanıp, kendisiyle yüzleşmekten ödü patlayan insanlar… Ayağı yere basmayan insanlar…
Bu deneyimleri yaşarken kişinin ayaklarının yere basması, hayatın ve hayatının sorumluluklarını
taşıyabilme gücüne ve sevme yetisine sahip olması EN ÖNEMLİ kıstastır.

Elbette bu belirtilerden bazılarını herkes zaman zaman yaşamış veya yaşıyor olabilir. Önemli
olan bunları gittikçe daha sıklıkla yaşıyor olmanız ve 35. maddeye uygun bir yaşam sürmeniz.
Bedenimizin dünyanın yeni enerjisine “frekans uyumu” sürecinde, bazı insanlar “bana neler
oluyor?” duygusuyla panikler ya da “deli” diye yaftalanacaklarından çekinerek deneyimlerini
kimselere söylemezler. Yalnız olmadığınızı HATIRLAYIN!

Dönüşüm İçin Dört Adım

Bilinç yükselmesi sürecinde enerjinin akışa ihtiyacı var. Bu akış için olanı olduğu gibi kabul
etmeye, değer bilmeye, şefkate ve kendimize güvenmeye ihtiyacımız var.

1. Kabul edin: Hayata “Evet” deyin. Olana “Hayır” demek dışarıya çıkmaya çalışan
enerjiyi bastırmaya çalışmaktır. Enerji dışarı çıkıp, çözümlenmek tamamlanmak ve
özgürleşmek istiyor.

2. Değer bilin: Hoşlandığınız ve hoşlanmadığınız durumlara teşekkür edin. Bana bu
yönümü gösteren duruma, hastalığa, kişiye teşekkür ederim.

3. Şefkat hissedin: Şefkat hissetmek bir düşünce kadar yakın. Sevecen bir düşünce
şefkat duygularını açığa çıkarır. Kendinizi artı ve eksilerinizle kabul ederek “Seni
seviyorum” deyin. Teşekkür etmenin ötesinde “üzüntümü kucaklıyorum, duygularımı
kucaklıyorum” şefkatini verin kendinize. İçinizdeki şefkat duygusunun artışını hissediyor
olacaksınız.

4. Hayata güven duyun: Kendine güvenmek ve hayata güvenmek aynı şeydir. İşte bu
uyanıştır.

Her gün meditasyona zaman ayırın. Sezgilerinize güvenin. Yeni yıl dünyamıza neyi getireceğini
bizim seçimlerimizle belirliyor.

Yaşama… OLANA… EVET!

Amaçlı ve anlamlı bir yaşam içinde sevgiyle hoşça olun.

İçimizdeki Kapıları Açmak - 14 Ocak Mesajı

Yaşamda yapılacak pek çok harika şey var, ama sen en iyi neyi yapabilirsin?
Onu bul, gidip yap ve onu yapmaktan keyif al. Bir şeyi yapmayı arzulayarak, ya da başka bir yerde olup başka fırsatları yakalıyor olmayı dileyerek vakit ve enerji kaybetme. Bil ki sen en doğru zamanda en doğru yerdesin ve burada bu işte bulunmanın belirli bir nedeni var. O yüzden sahip olduğun her şeyi o işe ver ve onu sevgiyle ve coşkuyla yap. Yaşamın ne kadar eğlenceli olabildiğinin farkına var, sadece senin için değil çevrendeki herkes için de...
Sen kendinin en iyisini bütüne vermezsen, bütünün bir parçası haline gelemezsin. Eğer kendini ondan ayırırsan kendi içinde de bütünlük oluşmaz. Yapman gerekeni en mükemmel şekliyle yaptığını gördüğünde ve sen bunu bütünün hayrıba yaptığında, bunda çok yoğun bir tatmin duygusu bulacaksın!

Eileen Caddy
Çeviri. İpek Cihan bilgin
-içimizdeki kapıları açmak-

13 Ocak 2013 Pazar

Melekleriniz ve Ruhsal Rehberlerinizle iletişim


Melekleriniz ve Ruhsal Rehberlerinizle Iletisim
Yazan: Jennifer Hoffman
Ceviren: Ekin Izat

Jennifer Hoffman, Basmelek Uriel'in kanalidir (Ceviri ve dagitim yazarin izniyle yapilmistir).

www.urielheals.com

Giris

Bircok insan Basmelek Uriel'e kanallik yapmayi nasil ogrendigimi soruyor. Ruhsal rehberleri ve melekleri her zaman duyabiliyordum, bu yuzden bunun ozel bir yetenek veya vergi oldugunu hic dusunmemistim. Basmelek Uriel bana ilk kez 2004 yilinda bir arkadasim icin gelecek okurken gorundu. Benim icin
birlikte calismasi farkli ve yeni bir enerjiydi ama yillardir melek ve
rehberlerle calismaktaydim. Musterilerle calisirken cogu kez onlarin rehber ve meleklerinden aldigim mesaji onlara iletirim.

Cogunlukla bu mesajlar bilgi degil de, kisiye rehberlerini kendi kendine dinlemeyi ogretmem yolunda bir rica olur. Bu mesajlar cogalip acillik kazandikca anladim ki bu yetenek herkeste yok, en azindan insanlar bu yeteneklerini kullanmayi bilmiyor. Sonra benden bu isin nasil yapilacagini insanlara ogretmem istendi. Cunku bunu ogrenmek herkese o anda deneyimledigi sifa sureci boyunca cok yardimci olacaktir.

Degisim zamanindayiz. Herkes icin hem spirituel hem spirituel olmayan alanlarda cok zor bir zaman. Dunyanin her yerindeki isikiscilerine bu donemde degismeyen nufusa yardim edebilmemiz icin onlara neler olacagi ogretiliyor. Rehberlerim bana her zaman insanlara ates icinden gecerlerken rehberlik edebilmen icin, once atesten gecmeyi kendin ogrenmelisin, der. Ben atesten kisa zaman once gectim! Rehberlerimle surekli iletisimim cok yardimci oldu. Yine de anlattiklarini anlayip onlardan yararlanabilmem icin mesajlarini dinlemeyi ogrenmem gerekti.

Bu kitap rehberlerinizden bilgi almayi, mesajlarini duyup dinlemeyi
ogrenmeniz icin yazildi. Bana indirilirken soylendigi dogrultuda, Uriel
Heals web sitesinde ucretsiz olarak sunulmakta.

Bana siklikla mesaj duydugumuz ancak anlamadigimiz ve hatta cogu kez dinlemedigimiz soylendi. Burada sunulan adimlari izleyerek, buraya sizinle yalnizca size yolculugunuzda yardimci olmak icin yerlestirilen rehber ve meleklerinizden bilgi ve ic goru alabileceksiniz. Destekleri tam sizin ihtiyaciniza gore bicildiginden onlari duyup, onlarla iletisimde olabilmeniz cok onemlidir. Sifa ve ogrenimin spirituel yolunda ilerlerken karsilastiginiz her durumda size yardim edecek bilgi ve ic goruye sahiptiler.

Simdi rahat bir yere oturun, aklinizi sakinlestirin ve baslayalim.

Icindekiler

Giri s

Bilgiyi Engelleyenler

Korku
Suphe
Duygular
Dikkat Dagiticilar

Mesajla in Duyulmasi

Alcak sesle konusurlar

Sembollerle konusurlar

Baskalari yoluyla konusurlar

Ruyalar yoluyla konusurlar

Mesajlarin Alinmasi

Rehber ve Meleklerinizin Dili

Sevgi diliyle konusurlar
Kahkaha diliyle konusurlar
Huzurun diliyle konusurlar
Isik diliyle konusurlar
Tarafsizlik diliyle konusurlar
Bagislayicilik diliyle konusurlar


Bilgiyi Engelleyenler

Rehberlerinizi duyamamanizin en onemli nedenlerinden biri bilincsiz olarak bilgiyi engellemenizdir. Rehber ve meleklerinizden gelen bilgi spirituel sifa ve gelisim olan ruhsal amaciniza ulasmaniza yardimci olmayi amaclar. Bu surecin en buyuk engeli, tam oldugunuz yerde kalmanizi isteyen egodur. Yani bilincinizde ruhunuz ve egonuz arasinda cetin bir savas olmaktadir.
Cogunuzun kafasinin karismasinin, korkmanizin ve spirituel ekibinize karsin suphe duymanizin nedeni de budur. Cogunuzun bu kadar zor zamanlar gecirmesinin nedeni de budur. Hayatinizi, basrolunde kendinizin oldugu bir oyun gibi dusunun. Rehber ve melekleriniz sizin kadronuz ve tek amaclari sizin zaferiniz. Bu oyunu kazanmaniz. Sizin icin yaptiklari her sey bu amaci yansitir. Iste bu nedenle onlarla iletisim kurmayi ogrenmelisiniz. Onlarin rehberligi olmadan basarinizi garantileyecek ekip desteginden mahrumsunuz demektir.

Bu zamanda Ruh Degisimini deneyimleyenleriniz kendi ruh gruplarinin "kalipkiricilari" olmakta.Her durumda kirilacak, karmik sorunlarinizi cozecek ve hayatiniz icin yeni degerler yaratacaksiniz. Kim oldugunuzu biliyorsunuz cunku yakin aileniz icinde bile kendinizi farkli hissettiniz, bu zamanda onlardan fiziksel ve duygusal duzeylerde ayrilmis bile olabilirsiniz. Cok az arkadasiniz kalmis, kendinizi yalniz hissediyor da olabilirsiniz. Tek huzur ve istikrar kaynaginiz rehberleriniz ve meleklerinizdir. Iste bu yuzden
onlarla iletisim kurabilmeniz onemli. Onlar yolculugunuzun bu safhasini atlatmanizi saglayacak butun bilgiye sahiptir cunku perdenin bu tarafina gecmemislerdir. Yaptiginiz sozlesmeleri, gerceklestirmis oldugunuz sozleri ve gorevleri hatirlarlar. Unutan sizsiniz. Animsamanizi saglayip yolunuzda size destek olabilirler. Oncelikle mesajlarini neden duyup anlamadiginizi kavramalisiniz.

Korku

Korku sizinle spirituel doganiz arasina bir duvar ceker. Yuksek benliginizin asamadigi ve rehber ve meleklerinizin dahi indiremedigi bir duvardir bu.Korku icinde calistiginizda yuksek boyutlarin iliski kurabildigi tek titresim olan kosulsuz sevgi titresiminin disina cikarsiniz. Korku icindeyken rehberlerinizin size sundugu sevgi, cesaret ve rehberlik mesajlarini duyamazsiniz.

Korkunun cok cesidi vardir. Insanlar basarisizliktan veya basaridan, ilerleyememekten korkabilir. Cogu kez korkulariniz aslinda size ait degildir -kendi ruh grubunuzdakiler dahil, baskalarinin korkularini deneyimleyip gostermektesinizdir sadece. Hatta cogunuz duymak istemeyeceginiz bir sey duymaktan ya da yapamayacaginiz veya yapamayacaginizi hissedeceginiz bir sey yapmaya zorlanacaginizdan korkarsiniz. Unutmayin ki, kalbinizin arzuladigi her sey tamamen yetenekleriniz dahilindedir. Potansiyelinizin bir parcasi olmasaydi zaten onu istemezdiniz. Ayrica rehber ve meleklerinizin asla sizin En Yuksek Hayriniza olmayan bir sey istemeyeceklerini bilin.

Korkuyla dolu oldugunuzu nasil anlarsiniz? Icinize donup duygulariniza bakin. Baglantiyi kaybetmis, karman corman, kafaniz karisik, incinmis veya kizgin mi hissediyorsunuz? Panigi hissedebiliyor musunuz? O zaman korkuyla calismaktasiniz demektir.

Korkudan kurtulmak icin onunuze gecmesine izin verin ve sizin icin anlamini, daha once onu nasil deneyimlediginizi ve bilincinizi terk etmesi icin neyi iyilestirmeniz gerektigini kendinize sorun. Korkunuzun karsisinda sakin olun. Kendinizi iyilestirip korkudan arindirmak icin ihtiyaciniz olanbilgiyi alacaksiniz.

Suphe

Korkunun baska bir sekli olan suphe, yeteneginizin size verilen bilgiyi yorumlayip uygulamasi karsisinda cok onemli bir engeldir. Duyma
yeteneginizden veya sezgisel becerinizden suphe duyuyor olabilirsiniz.
Suphenin varligi spirituel alemlerle iletisim yeteneginiz karsisinda guclu bir caydirici olabilir. Aldiginiz bilgiden emin degilseniz butun duyduklarinizda "mutlak aciklik" isteyin. Mesajin onaylanmasini isteyin.
Onay istediginizde mesaji duydugunuzu ve simdi biraz aciklik istediginizi bildirmis olursunuz. Duydugunuz her seye supheli bir acidan yaklasiyorsaniz, rehberlerinizin size anlattiklarini duyma yeteneginizden emin olmadiginizi belirtmis olursunuz. Suphe doluyken duyduklarinizi engellersiniz.

Supheyi ortaya ciktigi an tanimak kolaydir. "Buna gercekten inanmiyorum" ya da bunun gercek olduguna inanamam" ve hatta "ben rehberlerimle hic konusamam" seklindeki dusuncelerle gelir. Suphe kendini genellikle kendinden suphe seklinde gosterir. Nadir olarak baskalarinin gudu, yargi ve fikirlerinden suphe duyariz. Suphenin kokleri sezgisel yeteneklerimiz konusundaki algimiza, hatta spirituel hediyeler almanin anlami hakkindaki dusuncelerimize kadar uzanabilir. En yakinlarimizin bilgiyi kucumseyecegini veya spirituel iletisimimiz nedeniyle bizi kotu anlamda yargilayacagini hissettigimizde yeteneklerimizden, mesajlardan ve mesaj kaynaklarindan suphe duyariz.

Duyduklarinizdan suphelendiginizde, duyduklarinizin dogru bilgi olduguna guvenerek onay isteyin. Suphenin kaynagini belirleyin -siz misiniz yoksa anne-babaniz, aileniz veya arkadaslariniz gibi baska kaynaklar mi var? Kaynak sizin disinizdaysa kendinize onu belirleme ve saliverme iznini verin.
Kaynak icinizdeyse unutmayin ki evrendeki her varlik kadar siz de Yaratici Tanri'nin bir parcasisiniz. Yuksek spirituel alemlerle iletisime deger oldugunuzu kabul edin ve taniyin. Tanrisalliginizi ve Kaynak'la daimi baginizi kabul edin.

Duygular

Duygular, ucuncu boyut gercekliginin bir urunu olduklarindan rehber ve meleklerinizden gelen mesaj ve rehberlikleri duyma yolundaki diger bir engeli olustururlar. Daha yuksek boyutlarda tek bir duygu vardir, o da kosulsuz sevgidir. Duygularinizin sadece cevrenizi tanimlamakta kullandiginiz yargilar oldugunu bilin. Bircok duygu korkudan kaynaklanirken, daha buyuk kismi karmik olaylardan ve ruhsal grubunuzun diger bireyleriyle baglantilarinizdan dogar.

Bu duygusal olaylarin uzerinizdeki etkisini bilmeniz onemlidir. Spirituel gelisiminizi ve kendinizi iyilestirme yeteneginizi engellerler. Surekli duygusal olaylar yasadiginiz insanlarla cevriliyseniz, buraya bu iliksileri iyilestirmeye gelmissiniz demektir. Ayni duygusal olay icerisinde bagli kalmak bu sureci ancak uzatir. Siz duygusal olaylarla dagilmisken rehber ve melekleriniz size ulasamaz.

Duygularin yukseldigini hissettiginizde, olaya baliklama atlayip, kendinizi yeni bir savasa sokmak yerine olaya uzaktan bakin ve daha bilimsel bir tutum takinin. Kendinizi hangi duygulari hissettiginizi, bu duygularin kime yoneldigini ve neden boyle hissettiginizi sorun. Butun duygusal enerjiler alt cakralardan kaynaklanir. Bu duygulari hissetmeye basladiginizda alt
cakralardan kalp merkezinize yukselmelerine izin verin, burada onlari sifalandirma niyetinizi belirtin ve sonra onlari bilincinizi terk etmeleri icin rehberlerinize, meleklerinize ve Yuksek Benliginize salin. Kendinize yuklediginiz duygusal olaylara kapilma zorunlulugundan bir kez kurtuldunuz mu, bu olaylarin kaynagi olan insan ve durumlarin hayatinizdan cikabilecegini bilin. Oyle olmasi gerekir. Gitmelerine izin verin ve onlari sevgi isikla ugurlayin. Gittikleri zaman onlarla olan karmanizi iyilestirdiginizi bilin ve artik karmik bagi olmayan yeni iliksi sekillerinin hayatiniza girmesine izin verin.

Dikkat Dagiticilar

Ucuncu boyut gercekliginiz gurultulu, hareketli ve akil karistirici bir
yerdir. Sizi kendiniz icin yarattiginiz korku ve gucsuzluk yanilsamasina bagli tutmayi amaclayan dikkat dagitici ogelerle doludur. Bu dikkat dagiticilar televizyon gibi eglenceleriniz, yorucu isler, maddecilik, bilgisayarlar ve baskalarina karsi sorumluluklariniz ve sizden enerji ceken durumlar olabilir. Degisime karsi calisan guclerin var oldugunu bilin.Onlarin niyeti mumkun oldugu kadar cogunuzun bilinclerinizi yukseltmenizi engellemektir.

Bu dikkat dagiticilar rehber ve meleklerinizden gelen mesaj ve rehberliklere karsi baska bir engel olusturur. Kendinizi bilincli olarak onlardan koparmalisiniz. Boylece zamanla kendi ic varliginizin sessizliginde huzur bulmayi ogrenirsiniz. Cogu kez spirituel buyumenizi onlemek icin kendiniz bilincsizce dikkat dagitici unsurlar yaratmis veya benimsemissinizdir. Dikkat dagiticilar sadece egonun kontrol ihtiyacini besler enerjinizi odaklama yeteneginizi tekellestirerek aklinizi doldurur. Dikkat dagiticilar zamaninizi tuketen arkadaslar, sizden cok sey isteyen aile uyeleri ve tum zamaninizi alan dis etkinlikler olarak da kendini gosterir.

Siz kendi dikkatinizi nasil dagitiyorsunuz? Hayatinizin onceligi nedir -
kendiniz mi, baskalari mi? Nasil hayatinizi dikkat dagiticilardan arindirip kendinize odaklanmayi ogrenip kendi icinizde huzuru bulabilirsiniz? Rehberleriniz ve Yuksek Benliginizle iletisim icin sakin bir alan yaratmaya yeni basladiginizda dikkat dagiticilara karsi ihtiyacinizin arttigini fark edebilirsiniz. Bu ihtiyaci gorun ve saliverin. Zaman ve deneyimle bu dikkat dagiticilara gitgide daha az ihtiyac duydugunuzu fark edecek, icsel varliginizla gecirdiginiz zamandan keyif almayi ogreneceksiniz.

Mesajlarin Duyulmasi

Rehber ve melekleriniz sizinle degisik yollarla konusur. Mesajlarini duymayi ogrenmeniz icin sizinle konustuklari zaman anlamaniza yardimci olacak bazi kilavuz bilgiler var.

Alcak sesle konusurlar

Rehber ve melekleriniz cok nadiren yuksek, duyulabilir bir sesle konusur.
Onlari icsel varliginizin odagindan duymaniz gerektiginden genellikle cok alcak sesle konusurlar. Siz tehlikedeyken, yapabildiklerinde kulaginiza bagiriyor gibi hissetseniz de, cogunlukla sizin istekli ve alici bir dinleyici olmanizi gerektiren yumusak tonlarda konusurlar. Sizinle konusmayi asla birakmadiklarini bilin. Onlari duymuyorsaniz korkulariniz seslerini
boguyor, egonuz kontrolu birakmamaya calisiyor veya hayatinizdaki dikkat dagiticilar mesajlari netlikle duyma yetenegine sahip icsel varliginiza odaklanmanizi engelliyor demektir.

Sembollerle konusurlar

Rehber ve melekleriniz size tam olarak neyi ne zaman yapmaniz gerektiginiz duz bir dille soyleseydi her sey daha kolay olurdu. Ancak bunu yapamazlar cunku ozgur iradenize karisamazlar. Mesajlari ne kadar acik ve acil olursa olsun ona gore davranma secimini ozgur iradenizle yapmalisiniz. Cogu kez mesajlarini size sembollerle iletirler. Bu semboller bir sarkida duydugunuz sozler, bir duvar panosunda gordugunuz kelimeler veya birden akliniza gelen
dusunceler olabilir. Bu mesajlari almanizin daha milyonlarca yolu vardir -onunuzdeki arabanin plakasi bile bu yollardan biri olabilir. Bunlar rehber ve meleklerinizden gelen mesajlardir ve hepiniz bunu zaman zamanyasamissinizdir. Bu mesajlari duymayi daha cok istedikce gitgide daha yuksek frekanslarda geldiklerini goreceksiniz. Bu mesajlari duymak niyetiniz haline gelince onlar siz istemeden karsiniza cikacak.

Baskalari yoluyla konusurlar

Tamamen yabanci biriyle sohbet ederken, kafanizdaki bir mesele hakkinda bir soruyu yanitladigi veya o konuda bir bilgi verdigi olmaz mi? Bu da rehber ve meleklerinizden gelen bir mesajdir. Mesajlarini alma yeteneginiz gelistikce duymaniz gereken mesajlari alabilmek icin cevrenizdeki insan ve durumlara daha cok dikkat etmeyi ogreneceksiniz. Yine de korku icindeyken, duygusal
haliniz bozukken veya hayatinizdaki cesitli unsurlar dikkatinizi
dagitiyorken kendinize daha cok donup, cevrenizdekilere daha az dikkat edebilirsiniz. Yardimin her yaninizda oldugunu bilin. Odaginizi rehber ve meleklerinizden gelen mesajlari almaya cevirdiginizde yolunuza yerlestirilmis, size ozel mesajlar tasiyan insan ve durumlari fark edeceksiniz.

Ruyalar yoluyla konusurlar

Rehber ve melekleriniz uyanik oldugunuz sure icinde sizinle iletisim
kuramazlarsa ruyalarinizda kurarlar. Bu ruyalar anlamadiginiz sembolik mesajlar icerebilir veya henuz gerceklesmemis olay veya durumlara dair olabilir. Ileride onlara basvurabilmeniz acisindan ruyalarinizi yazmaniz onemlidir. Bu mesajlarin size yardimci olmak icin gonderildigini, kafa karistirici olmalarinin veya hemen gerceklesmemelerinin nedeninin cevrelerindeki tum olaylarin hareket etmesi oldugunu bilin.

Mesajlarin Alinmasi

Rehberlerinizden gelen mesajlarin alinmasi sureci son derece basit ancak cok zordur. Basittir cunku icinize donmenizi gerektirir cunku mesajlar orada ikamet eder. Hepiniz Bir'siniz. Ayni Kaynak'tan geliyorsunuz, bu nedenle rehber ve melekleriniz sizden ayri degil -onlar sizsiniz. Surecin zor olma nedeni ciddi oranda konsantrasyon ve surekli mesgul akillarinizi yatistirip rehber ve meleklerinizin mesajlarini duyabilmek icin korku, duygular ve dikkat dagiticilardan kendinizi arindirma niyeti gerektirmesidir. Bunu gerceklestirebilmek icin asagidakini deneyin:

Rahatsiz edilmeyeceginiz, dikkatinizin dagilmayacagi sakin bir yer bulun. Baslangicta her gun ayni yeri kullanmaya calisin, boylece kendinizi tanidik bir yerde egitebilirsiniz. Isterseniz oturun, isterseniz uzanin, nasil daha rahat ediyorsaniz. Niyetlerinizi olusturmaya yardimci olacaksa isterseniz mum yakabilirsiniz.

Rehber ve meleklerinizin mesajlarini dinleme niyetini belirleyin. Kendinizi beyaz bir isikla sarin ve ilahi korunma talep edin. Kendinizi spirituel rehberlige actiginiz icin, yalnizca yuksek niyetli ve yuksek kaynaklardan gelen varliklarin alaniniza gireceginden emin olmaniz onemlidir. Yuksek kaynaktan gelen mesaj ve bilgide ve duyduklarinizda "mutlak aciklik" isteyin.

Gozlerinizi kapatin ve birkac dakika sessizce oturun (uzanin). Cevrenizdeki huzuru ve durgunlugu fark edin. Simdi nefesinize odaklanmaya baslayin.Nefesiniz yasam hediyesidir ve cevrenizden bedeninize istemsiz sekilde aldiginiz tek seydir. Nefes yasaminizin en onemli yanidir -nefes almadan birkac dakikadan uzun yasayamazsiniz. Bebekler bu boyuta ilk nefesleriyle girerler. Aldiginiz nefesin Kaynak enerjisinin cevrenizdeki tezahuru oldugunu bilin. Nefes alirken Yaratici Tanri'nin muhtesem enerjisini icimize cekiyoruz.

Bedeninizin tamamen gevsemesine izin verin. Bedeninizden cikiyor oldugunuz, ruhun fizikselden ayriliyor oldugu hissine kapilabilirsiniz. Bazi kisiler bunu hissedebilir, tamamen normaldir. Bazi kisilerse yalnizca cok rahat ve sakin hissederler.

Onunuze cikan her dusuncenin kanatlarini acip ucmasina izin vererek aklinizi tamamen sakinlestirin. Surecin en zor kismi burasidir, aklin sakinlestirilmesi disiplin ve deneyim gerektirir. Aklinizi ego olarak dusunun. Gevezeliklerle kendini doldurarak Yuksek Benliginiz uzerindeki kontrolunu kaybetmemeye calisiyor. Sakinlesmesine, gelen her dusuncenin sizden nazikce uzaklasmasina izin verin.

Istediginiz soruyu sorabilirsiniz. Ne soracaginizdan emin degilseniz
rehberlerinizden bu zamanda bilmeniz gereken bir sey soylemelerini isteyin. Spirituel yolunuzdaki bir sonraki adimi dahi sorabilirsiniz.

Simdi dinleyin. Baslangicta tam olarak bir sey duymayabilirsiniz. Bu
seanslar sirasinda hicbir sey duymayabilirsiniz de - mesajlar size daha sonra gelecektir. Bu uygundur. Bu egzersizin bir amaci rehberlerinize ve meleklerinize dinlemeye ve rehberliklerini izlemeye hazir ve istekli oldugunuzu bildirmek, diger amaci da icsel varliginiza, icinizdeki isiga aklanmayi ogrenmenizi saglamaktir. Onlarin huzurunda hissedeceginiz "huzur" ve rahatlik icinde sadece var olun. Kiminiz sicaklik ve karincalanma, kiminiz muhtesem bir sevgi ve huzur duyacaktir. Bazilariniz bu muhtesem varliklarin huzurunda olmaktan kaynaklanan harika neseyle aglayabilir. Kendi sonuclarinizi baskalarininkilerle karsilastirmayin. Her biriniz essizsiniz, bu yuzden her biriniz farkli deneyimler yasayacak.

Bedeninize donmeye veya sessizlikten cikmaya basladiginizda rehber ve meleklerinize sizin icin gosterdikleri caba ve yaninizdaki varliklari icin tesekkur edin. Sorunuza "yanit" almadiysaniz bile cesaretinizi kaybetmeyin.
Gelecektir. Rehber ve melekleriniz size yanitlari saglayacak insan ve durumlarla iletisime gecmek icin cok calisiyor ve bu eszamanlilik biraz zaman alabilir. Ayrica inanciniz ve mesaj duyma yeteneginize guveniniz test ediliyor da olabilir. Bu nedenle aninda sonuc alamasaniz dahi sabirli olun. Niyet ettiginiz ve istediginiz her sey size gelmek zorundadir. Evrensel Yasa boyledir.

Rehber ve Meleklerinizin Dili

Rehber ve meleklerinizin dili, sizin fiziksel alemlerde kullandiginizdan cok farklidir. Onlar enerjisel isik varliklari olduklarindan bizimle iletisim
kurmak icin kelimeler kullanmazlar. Aslinda onlar sizin gibi konusamazlar.
Mesajlari telepati veya baska insanlar yoluyla iletirler. Ama farkli bizim duymaya alisik oldugumuzdan farkli bir sekilde konusurlar.

Sevgi diliyle konusurlar

Yuksek titresimlerdeki tek enerji kosulsuz sevgi enerjisidir. Bunu ucuncu boyutta deneyimledigimiz sevgi enerjisiyle karistirmayin. Bu kosulsuz sevgi enerjisinin dilidir ve onlarin dilini konusmuyorsaniz -tum varliginiz kosulsuz sevgi duzeyinde titresmiyorsa- onlarla iletisimde guclukler yasarsiniz. Ucuncu boyuttaki sevgi kavraminiz yargisal, ihtiyac kaynakli ve tamamen ego dayanakli bir kavramdir. Kosulsuz sevgi korkudan, ayriliktan ve egodan arinmis, kalp cakranizda yerlesik tam kabul ve guvendir. Kosulsuz sevgi deneyimi sizi rehber ve meleklerinizle ayni titresim frekansina
yerlestirir.

Kahkaha diliyle konusurlar

Melek ve rehberlerin mizah anlayisi vardir ve basimiza gelenin ne olduguna inanirsak inanalim, Evrensel planda her seyin uygun oldugunu bilirler. Ozellikle meleklerin neseyle sacilan cok hafif bir enerjisi vardir, bu nedenle mutluyken melek ve rehberlerinizin iletisim kurabilecegi bir
frekansta titresirsiniz. Surekli mutsuz, uzgun veya sinirliyseniz titresim
frekansiniz onlarinkinden cok dusuk olacagindan destek isteklerinizi
"duyamazlar". En karanlik anlarinizda dahi rehberlerinizle titresimsel
olarak uyumlu olmak icin icinizde nese arayin.

Huzurun diliyle konusurlar

Hayatimizdan hic cikmayan anlasmazlik ve huzursuzluk tamamen ucuncu boyutaozgudur. Bu nedenle rehber ve meleklerinizden rehberlik alabilmek icin kendinizi sakinlestirmeyi ogrenmelisiniz. Tekrar ediyorum, bu iletisim kurabildikleri bir titresim frekansi degildir ve kendinizle barisik degilseniz onlari duyamazsiniz. Icsel varliginizi bulmak icin ice dondugunuzde surekli huzur icinde olan Yuksek Benliginizin bir parcasiyla iletisime gecersiniz. Huzur icinde degilseniz, korku titresimiyle calisiyorsunuz demektir. Bu nedenle kendinizi gun icinde kisa bir sureligine dahi olsa sakin ve huzurlu hissetmek konusunda egitmeniz onemlidir. Bu huzurlu merkezi bulmaniza yardimci olacaktir. Zamanla caba harcamadan
kendinize huzurlu bir yer yaratmaya alisacaksiniz. Tipki rehber ve
meleklerinizden gelen mesajlari caba harcamadan duymaya alisacaginiz gibi.

Isik diliyle konusurlar

Rehber ve meleklerinizin enerjisel frekanslari fiziksel formu veya kutlesi olmayan ama yine de tum varliginizi ve Evren'deki tum varliklari dolduran isik frekansidir. Tek bir mum bile karanlik bir odayi isikla doldurabilir. Isikla doluyken parlaklik yansitir, Kaynak Isigini hayatinizin her alanina yayarsiniz. Her insan varlik Yaraticinin Isigini dunya genelinde yaymak konusunda esit onem ve sorumluluga sahiptir. Herkeste karanligi aydinlatma gucu vardir. Isikta yururken rehberlerinizin sizinle beraber yurudugunu bilirsiniz. Karanliktaysaniz size katilamazlar. Isiga donmenizi beklemek zorundadirlar.

Tarafsizlik diliyle konusurlar

Rehber ve melekleriniz En Yuksek Hayriniz icin calisir. Bu hangi bicimdeolursa olsun, sonuclar konusunda tarafsizdirlar. Cunku siz bu zamandabilemeseniz bile onlar elinizdeki sinirsiz olasiligi ve potansiyeli bilirler. Karsilastiginiz her bir durumun birden fazla cozumu vardir
-gokteki yildizlar kadar, onlardan da fazla cozum olasiligi bulunmaktadir.Rehberlerinizden destek isterken, destegin bicim veya formunu ya da size ulasma yolunu da belirtirseniz rehberlik yetilerini ve sizi sonuca goturecek eszamanliligi yaratma yolundaki olanaklarini buyuk olcude sinirlamis olursunuz. Sonuc konusunda tarafli oldugunuz surece her duzeydeki yaratim tezahuru alanini sinirlarsiniz.

Ornegin, para istediginizde rehberleriniz paranin ilahi sekilde hayatinizda tezahur edebilecegini, hic yoktan gelebilecegini bilir. Ama para ille de nakit veya cek olarak gelmez. Birinden hediye veya bir ihtiyaci karsilayacak beklenmedik bir kar olarak da tezahur edebilir. Buna mucize denir ve mucizeler ancak sonuc konusunda tamamen onyargisizsaniz gerceklesir. Rehberleriniz ucuncu boyutla baglantida olmadiklarindan, bu boyutun enerjilerini de yonlendiremezler. Onlar ancak daha yuksek boyutlarin enerjilerini yonlendirebilir. Bu nedenle, rehber ve meleklerinizden bilgi isterken tamamen onyargisiz olun ki, ihtiyaclariniza olasi en iyi ve mukemmel yolla yanit yaratabilsinler.

Bagislama dilini konusurlar

Sizi Kaynak'in hediyelerinden, Yaratici Tanri'dan tamamen koparabilecek tek sey bagislamamanizdir. Hayatiniz, hatta tum hayatlariniz suresince ne olmus olursa olsun, simdi her yerdeki her seyi ve herkesi bagislama zamandir. Ancak bu sekilde tanrisalliginiz tezahur edebilir. Karmanin koku bagislamamaktir Ancak hayatinizin her alaninda bagislayiciliginizi uygulayarak karmanizi iyilestirebilir, Kaynak'a yeniden baglanabilir ve spirituel alemlerle iletisim kurmaya baslayabilirsiniz.

Bagislayiciligi hayatinizin her alaninda uygulama niyetinizi olusturdugunuzda rehberleriniz kendiniz dahil, bagislamaniz gereken insan ve durumlari karsiniza cikarmaya baslayacaktir. Surec biraz zaman alabilir ancak elbette bitecektir. Bu Degisim zamaninda Basmelek Uriel'in insanliga en onemli mesaji, kendinizi ve baskalarini bagislamayi ogrenmek zorunda oldugunuzdur. Ancak bu sekilde enerjisel titresiminiz bilincin daha yuksek boyutlarina yukselebilir. Ucuncu boyutun amaci karmadir; ucuncu boyutun sifasi bagislayicilikta yatar. Bu nedenle bagislayicilik hayatin, huzurun,
nesenin ve kosulsuz sevginin anahtaridir.

Ve oyledir

Rehber ve melekleriniz sifalanma surecinizde size yardimci olmak icin
buradalar. Sadece sizin icin, yalnizca bu yasaminiza dair ozel mesaj ve rehberlikler tasiyorlar. Bu zamanda, burada cok ozel bir nedenle, karmanizi iyilestirmek, daha yuksek bir bilinc boyutuna kaymak ve kendi tanrisalliginizla baglanti kurmak, Kaynak'la baginizi animsamak icin bulundugunuzu bilin. Kendinizi Isik varlik olarak tanidiktan sonra, kendiniz icin "dunyadaki cennet"i yarabilirsiniz. Rehber ve meleklerinizle iletisim kurmayi ogrenmek bu surecin ilk adimidir. Basmelek Uriel'in insanliga mesaji, hep birlikte degisimi kucaklayip bilincin daha yuksek boyutlarina dogru gecebilmek icin bagislayiciligin ogretilmesi ve hayatinizin her alaninda kosulsuz sevgi ve bollugun bilinmesi ve deneyimlenmesidir.

Yazar Hakkinda

Jennifer Hoffman, Basmelek Uriel'in bir kanali, sezici, spirituel sifaci,
yol gosterici, ogretmen ve yazardir. Ogutleri ve yazilari bircok insanin
gercek yolunu bulmasina yardimci olmustur. Enerji temizleme ve
iyilestirmeyle birlikte ozel ic gorulerde bulunarak musterisinin gelisimi
onundeki engelleri kaldirmasina yardimci olur. Daha fazla bilgiyi, Basmelek
Uriel mesajlarini ve kitaplari www.urielheals.com

icin Jennifer'in healing@urielheals.com adresine e-mail atabilirsiniz.

Communicating with your Angels and Spirit Guides

Yeniden Doğuş Süreci


YENİDEN DOĞUŞ SÜRECİ

 

Karmik problemlerin iyileştirilmesi üzerinde çalışırken, karmanın bir hayattan diğerine nasıl taşındığını ve karma kararlarının nasıl alındığının bilinmesi gereklidir. Fiziksel vücudumuz dışında da hayatımız vardır; benliğimizin ve yaşamımızın büyük bölümü fiziksel olmayan düzeyle şekillenir. Ancak iki nedenle biz bunun farkında değiliz; doğum anında karmanın üzeri örtülüdür ve geçmiş yaşamlarımızı unuturuz. Bunun nedeni ise mukayese etmeden ve şaşırmadan, şu anda öğrenmemiz gereken hayata tam olarak konsantre olabilmektir. Aslında bu haksızlık olarak görünebilir, özellikle geçmiş yaşam ve ruhumuzla ilgili ufacık bir bilgiyi bile ne kadar zorlukla elde ettiğimiz düşünülürse. Diğer neden ise, - en azından Batı da- baskın dini otoritelerdir. Katolik ve protestanlık geçmiş yüzyıllarda devlet dinleri idi ve insanlar üzerinde otorite kuran ve onların manevi / ruhsal dünyalarını kontrol altında tutan dinlerdi. İnsanlar her şeyi rahiplere danışırdı ve rahiplikte kilise ve hükümet tarafından idare edilirdi. İnsanlar reankarnasyondan habersiz, bağımlı idi ve korku ile bastırılıyordu. Bunun aksine davranış ve özgür düşünce engizisyon tarafından ölümle cezalandırılıyordu. Yahudiler bu konular ile ilgili bilgilere sahip olsalarda, tamamen boyun eğdirilmiş durumdaydılar. Bu dönemde ölüm, yeniden doğuş gibi bilgiler kaybolmuş ve ruhun yeteneklerinin kanıtları engizisyonda yakılmıştı. Din adına, ne olduğumuza ait bilgilerin yok edilmesi çok ironiktir. Neyseki bu değişmiş ve yeni çağ ile birlikte bilgiler, geri gelmeye başlamıştır.

 

1920’li yıllarda Helena Blavatsky ve Theosophical Derneği Budizm ve Hinduzm ile ilgilenmeye başladı; Hindistan’ın ve Tibet’in zengin ruhunu batıya açtı. Geçmiş 70 yılda, bu konular ile ilgili bir çok tartışma ve tercüme yayınlandı. Dalai Lama ve diğer bir çok gurunun batıya gelmesi ile de insanların öğrenme istekleri arttı. Yeniden doğuş ile ilgili bilgilerin diğer kaynağı da, hipnoz ve meditasyondur. Bu konuda birbirini tamamlayan pek çok araştırma ve deneme yapılmaktadır. Artan bilgiler ve kişisel ruhsal denemeler de bu kitapta anlatılmaktadır. Diğer bir kaynakta, Dr.Micheal Newton’ın “Journey of Souls” adlı kitabında anlatılan ve kişiler üzerinde bu konularda yapılan bir çok hipnoz seanlarıdır.

 

Bir kişi öldüğü zaman fiziksel olmayan varlık, fizikten ayrılır. Fiziksel olmayan Ben, doğumda geldiği ruhlar dünyasına geri döner. Ölümle birlikte görünmeyen enerji düzeyleri “gümüş kordon (silver cord)”un kopması ile Fizik Bedenden ayrılır. Hara ve Kundalini hattındaki chakralardaki geçişi durur. İşlevi yaşam gücünü fizik varlığa getirmek olan Eterik Bedene artık ihtiyaç olmadığı için, Eterik Bedende Fizik Beden ile beraber ölür. Eterik çift ölmez ve daha üste, Astral Beden ile birleşmek üzere Duygusal Beden seviyesine yükselir. Duygusal hasar enerji olarak zihinsel bedene taşınır ve ruh yeni bir hayat seçip reankarne olana kadar orada kalır. Olumsuz zihinsel modeller ve düşüncelerde bu seviyede, tıpkı bilgisayarda ki kodlamalar gibi tutulur. Bu hasarlar iki hayat arasındaki dönemde iyileşemez, iyileşebilmeleri için ruhun tekrar bir bedende hayat bulması gerekir. Karma da burada oluşur. Astral İkiz, duygusal ve zihinsel seviyeye hareket eder ve Ruhsal Bedendeki Yüksek Ben’in içine alınır. Gelişmemiş / çocuk benler büyür ve olgunlaşır. Duygusal ve zihinsel seviyedeki kodlanmış bilgi ve titreşimi ile “benliği”tutan Ruhsal Beden, yukarıya Öz Ben’e katılır. Herkesin Öz ve Tanrıça Ben’leri meleklerdir. Melekler hıristiyanlık kavramı ya da basit olarak ruhla ilgili bir rehberin adı değildir. Bizler, hepimiz melekleriz. Her bireyin bir çok hayatına ait ruh kaydı, alt nedensel beden düzeyinde tutulur. Belki de bu seviye, “Akashic” kaydın kendisidir. Bu geçmiş hayatlarda hangi derslerin öğrenildiği, hangilerinin gelecek hayatlarda devam etmesi gerektiğini belirleyen Öz Ben’dir. Kişi kendini yargılamak için değil, değerlendirmek için sunar. Bu noktaya kadar tüm bedenler ve benler, alt nedensel beden ve Öz Ben ile birleşir ama Öz Ben bağımsız kalır ve daha yukarı seviye ile birleşmez. Karmanın Efendileri, Öz Ben ve Akashic kayıt seviyesinde çalışır ama vücut bilincine Zihinsel Bedenden girer.

 

Öz Ruh veya Üst Ruh, yüksek nedensel beden seviyesinde bulunur ve Öz Benliklerin toplandığı yerdir; yani grup halinde ruhlardan oluşur. Öz Ruh, Tanrıça Ben’dir; sonsuz bilgeliğin Tanrıça tahtının görünüşüdür. Yüksek Ruh ya da Tanrıça Ben reankarnasyona dahil olmaz; o bir çok hayata bölünen Öz Ben’dir. Bir vücuttan dönen her Öz Ben, Öz Ruha yaşanan hayatlardan bilgileri ve öğrenilenleri getirir. Bir Tanrıça Ben / Öz Ruhta 25 ya da 30 kadar Öz Benlik bulunur; bunlar Öz Benliklerin öğretmeni ya da gözlemcisi durumundadırlar. Öz Ben tüm ruhsal gelişimini, tüm gerekli vücutlarda tamamladıktan sonra, gruptan ayrılır ve yeni bir Öz Ben olarak yöneteceği ve ilgileneceği başka bir Tanrıça Ben olur. Öz ve Tanrıça Ben’lere doğru yükselme süreci, yaşamlar arası statüde gerçekleşir. Bu ölümden hemen sonra değil, hazırlık aşaması ilerledikçe gerçekleşir. Bu aşamalarda geçen zaman değişkendir ve ruhların bilgileri ile, gelişmesi ve ilerleme isteğine bağlıdır. Yaşamlar arasında geçen bu zaman, üniversite çalışması ile karşılaştırılabilir. Biten yaşam değerlendirilir, analiz edilir; geçmiş yaşamlar ile karşılaştırılması yapılarak hangi bilgilerin alındığı, hangi deneyimlerin tamamlandığına ve hangilerinin hala yaşanması gerektiğine karar verilir. Bir ruh tekrar vücut bulmak için Öz Ben seviyesinde değil, Ruhsal Beden seviyesinde gelişmek zorundadır. Bu noktada daha ileriye, Öz Ben ve Tanrıça / Üst Ruha gidebilir ya da geri dönerek yeni bir Fizik Bedende yaşayabilir. Bir ruhun gelişimini devam ettiren Öz Ben olarak halen vücut bulmaya devam etmesi, genelde çok yüksek varlıklar olarak evrende hizmet için bulunmaları durumudur.  Öz Ben, Tanrıça Ben / Yüksek Ruh / Öz Ruh seviyesine geldiği zaman artık yeniden enkarne olmayacaktır.

 

Vücut bulma kararı, Öz Ben tarafından verilir ve bundan sonra varlık olma süreci başlar. Bir Öz Ben, 6 yeniden doğuşa kadar vücut bulabilir ve bunlar birbirleri ile nadiren karşılaşırlar. Birlikte öğrenmeleri gerekenleri öğrenmiş ve hala birlikte olmak isteyen eş ruhlar, tek Öz Ben’den vücut bulup daha sonra iki yaşama ayrılabilir. Bir çiftin devamlı ve sonsuz olarak birleşmelerine izin verildiği zaman iki ruh birleşir ve tek olur. Y Onlar “Işığa Mühürlenirler” ve daha sonra tek vücutta iki ayrı bilinç olarak yaşayabilirler. Bu bir kutsanma, tamamlanma ve büyük bir hediyedir. Çünkü tüm ruhlar özünde birleşmiş çiftlerdir.

 

Alt nedensel beden Akashic kaydı içerdiği için, ruhun bir sonraki hayatta yaşayacağı asıl ders ve deneyimleri belirleyen, Öz Ben’dir. Bu temel karar ile ruh, Ruhsal Bedene iner ve orada Yüksek Ben, Öz Ben’den ayrılır. Yeni yaşamdaki Yüksek Ben, gelen hayattaki şartlara ve durumlara yön vermek için Karmanın Efendileri ile çalışır. Bu, yaşanması gereken derslerin üstesinden gelebilmek, ebeveynlerin seçilmesini ve yaşam amacını etkileyecek, ruhun yolunu belirleyecek öğretmenleri seçmeyi de içerir. Bu yol ne olacak, eşimiz kim olacak, ilişkilerimiz hangi şartlarda olacak, nerede yaşayacağız ve hangi zorlukları aşmamız gerekecek, yine bu noktada belirlenir. Ruhun evrene ve insanlığa hizmeti seçilir ve hizmetin en iyi nasıl yapılabileceğine karar verilir. Zorluklar, engeller o hayatın gerektirdiği şekilde ve amaca göre ayarlanır. Geçmiş yaşamlardan kalan acılar, sıkıntılar, yaralar, olumsuz düşünce formları, tamamlanmamış ilişkiler ve ruhun aldığı hasarlar dikkate alındığı gibi diğer hayatlardan çözümlenmemiş olaylara ve ruhun Akashic kayıtlarına da bakılır. Bunların bir kısmı, başlayan bu yeni hayatta iyileştirilmelidir; ve kalanlar gelecek yaşamlara, tamamlanmamış olarak devredecektir. Gelen yaşamda yüzleşilmesi gerekenler, Zihinsel ve Duygusal Bedenler Ruhsal Bedenden ayrılırken alıkonur ve yeni yaşamda devreye girer. O yaşamda ortaya çıkmayacak olanlar ise daha sonra kullanılmak üzere Akashic kayıtlara geçer.

 

Gelen yaşam için tüm bu seçimler ve kararlar, onları deneyimleyecek olan ruhun rızası ile yapılır. Kararlar dikkatli bir şekilde ruhun yol göstericileri; onun Yüksek Ben’i, Öz Ben’i, Tanrıçası ve Karmanın Efendilerinin yardımı ile alınır. Bazen insanın gerçekten acı çekmeyi seçmeleri açıklanamaz gibi görünebilir; ama unutmayınız ki bunlar, ruh seviyesinde seçilir ve sadece acı çekmek ruhun gelişimini sağlayan gerekli dersleri açığa çıkarır. Bu seviyede acı yoktur; ruh, vücut öldükten sonra acının ne olduğunu unutur. Hayatımız boyunca öğreneceğimizi kabul edebiliriz ama bu öğrenmenin ne şekilde olacağını seçemeyiz. Bu kararlar bilinç dışı seviyede, en iyisi olması ve gerekli gelişim için alınır. Bu zaman geldiğinde, ruh yeni bedeni seçer ve fetus doğmaya hazırken ona girmeye başlar. Fetus iken bir kaç kez girip çıkar, ama doğmadan önce tam olarak girmez.

 

Ruhun yeni yaşam için gelişiminde, Yüksek Ben, Ruhsal Beden seviyesinden inip yeni oluşan Zihin Bedene dahil olur. Zihin ağları, yeni yaşamın Zihin Bedenini oluşturur, karma ile tespit edileni geçirir ve Duygusal Bedenin ayrılmasını başlatır. Yeni duygusal / astral düzeyde yer almak için Astral İkiz, Yüksek Ben’den ayrılır. Eterik Çift, doğumda Astral İkizden ayrılır ve Eterik Beden ile Eterik / Kundalini chakralarını aktif hale getirir. Bu vagus sinirleri aracılığı ile olur, bu da daha sonra otomatik olarak fiziksel bedenin sinir sistemini oluşturur. Hara çizgisi chakraları da, doğumla birlikte eterik chakralar ile aktif hale geçer. Bu eterik çiftin astral ikizden ayrılması, daha sonra gelen enerji çizgilerinin ayrılması ile olur. Bu aşamadan sonra eterik çift devamlı olarak fiziksel bedenin yanında kalır, astral ikiz ise çocukluk ve hayat süresince serbestçe vücuda girer, çıkar. Hem Eterik, hem de Astral Benler, kalbin arkasındaki kalp chakrası ve daha geri çizgide yeralan Kişilik Benleri ile bağlıdırlar. Bu benlerin ve bedenlerin bağı; Gümüş Kordon (Silver Cord) dur. Böylece yaşam biter ve tekrar vücut bulur; hayatın çemberi ve karma yeniden başlar.           

Ruhun Yapısı


RUHUN YAPISI

 

İnsan ya da hayvanların enerji yapıları basit değildir. Bir çok şifacı yedi kundalini chakranın ve dört aura bedenin farkındadır ama bunlar karmaşık ve çok etkileyici bir yapının sadece başlangıcıdır. Fiziksel bedenimiz, çok büyük bir buzdağının ip ucudur.

 

Varlığımızın belki de %95’i görünmez, tariflenemez ve bilinmezdir. Ekte ki anlatımlar, benim eksik anlayışımla bilinmeyen anatomiyi ifade edebilme girişimimdir. Bir çok şifacı chakraları, aura bedene bağlı iyileşme işlevi ile ve aura bedeni birarada tutan mağbetler olarak vurgularlar. Ben, kundalini ve hara çizgisi üzerindeki chakralardan sadece kısaca ve idare eden bedenleri ile bağlantıları açısından inceleyeceğim. Chakralar ve hara çizgileri ile ilgili daha kapsamlı tanımlamalar benim “Psyshic Healing with Spirit Guides and Angels” adlı kitabımda bulunabilir.

 

Fizik bedenimize en yakın olan eterik, duygusal, zihinsel ve ruhsal bedenler, insan ve hayvanların günlük yaşam ve fonksiyonları açısından çok önemlidir. Fakat aynı zamanda, içten dışa doğru daha yüksek oktavlarda ki dış bedenleri bağlamaları açısından da büyük önemleri vardır. Yeryüzü bilinci, yeryüzündeki hayatımız için gereklidir ama günlük hayatta daha az farkında olduğumuz ruhsal bilinç evreleri de gereklidir. Kişiliğimizi oluşturan “ben”, dış aura bedenler ile bağlı ve bağlantılıdır. Bunları fizik bedene en yakın dört enerji seviyesine getirmek ve bilinçli farkındalığı sağlamak, ruhsal büyüme ve geniş kapsamlı karmik iyileşmeyi oluşturacaktır.

 

Eterik Beden

Fizik bedene en yakın başlayan enerji seviyesi, Eterik Bedendir. Bu aura tabakası, fiziksel bedenin enerji ikizi olarak bilinen Eterik Çifti kapsar. Fizik bedende meydana gelen her şey önce Eterik Bedende meydana gelir ve eterik çift, fiili farkındalıktan önceki çocukluk evresidir. Eterik seviyeyi etkileyen iyileşme, fiziki sağlıkta ki ve Fizik Bedende ki değişikliği ortaya çıkarır. Kundalini chakraları Eterik Bedende yeralır ve Ka Mağbeti Fizik Bedeni, Eterik Bedene bağlar. Kundalini enerji çizgisi üzerindeki kök chakrası,hara çizgisi üzerindeki perineum chakrası ile bağlıdır ve böylece Eterik Beden bir sonraki enerji seviyesine bağlanır. Yedi Kundalini Chakrası, enerji anatomisinde en çok bilinen bölümdür. İnsanlarda, dikey olarak vücudun alt bölümünden, önde ve arkada omurga hizasında hareket ederler. Hızla bunların üzerinden gideceğim;

 

Kök Chakrası, kuyruk sokumunda yeralır. Hayat gücü enerjisini, fiziksel kimliği ve varoluşu/hayatta kalmayı belirler. Rengi kırmızıdır. Enerji vermenin ilk-alt basamağıdır, eterik bedenin mavi kopyasıdır (plan, proje aşaması).

Karın Chakrası, göbeğin altında yeralır. Yaratıcılığı, cinselliği ve doğurganlığı düzenler. Rengi turuncudur. Eterik bedene enerji geçiren ikinci basamaktır.

Solar Plexus, üçüncü chakradır ve en alttaki kamurgaların arasına yerleşmiştir. Rengi sarıdır ve eterik bedene enerji geçiren üçüncü ve en son chakradır. Zihin bilincini, mantıklı düşüme işlevini ve fizik algıyı düzenler.

Kalp Chakrası, göğüs kemiğinin ortasında yeralır. Rengi yeşil veya pembedir. Astral/Duygusal Bedenin enerjisini, aşağı/içe doğru geçirir ve hara çizgisi üzerindeki timus (thymus) chakra ile hara çizgisi/Duygusal Bedeni bağlar. Astral ikiz, Eterik ve Duygusal Beden chakralarına bu bağlantı ile katılır. Burası, şefkat, sevecenlik ve evrensel sevginin/askın merkezidir; kişiye kendini diğer insanlarla bağlılığı duygusunu getirir.

Boğaz Chakrası, açık mavi renktedir ve boğazda yeralır. Ruhsal Bedene enerji veren ilk basamaktır. Kişinin doğruyu ifade edebilme yeteneğini, artistik yaratıcılığı ve empati ile beden dilini ifade eder. Chakraların en karmaşık olanıdır çünkü kişinin “ben” farkındalığını alır. Fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal bedenin tam mavi kopyasıdır.

Üçüncü Göz Chakra, anlın tam ortasında yeralır. Rengi çivit mavidir. Üçüncü göz, fizik görüşü, telepatiyi ve gaipten haber verme (medyumluk) özelliklerini belirler. Kişisel bilinci, dünya bilincini (kolektif evren bilinci) ve evrensel bilinci (galaktik ya da evrensel bilinci) geçirme basamağıdır. Karmik açılma/arınma ve rahatlama bu seviyede gerçekleşir ve dört alt bedene hareket eder.

Taç Chakra, başın üzerinde yeralan üçüncü ruhsal beden chakrası ve son kundalini chakrasıdır. Genellikle mor renk ile tarif edilir. Fizik ötesi bilinç ve ruhsallık/maneviyat burada yeralır. Tüm ruhsal iyileşmeler, enerji dengeleme, mağbet temizleme ve DNA iyileştirme ...vb. dahil olmak üzere, en yakın fiziksel enerji sistemine bu noktadan giriş yapar. Tüm günlük bilincin ötesinde ruha ve ruh ötesine gerekli olan enerji bu basamaktan verilir.

 

Bunlar, Kundalini Chakralardır ancak bu chakraların arkalarından da söz etmek gerekir. Bu chakraların arkalarında yeralan chakralarda, bedenin ön yüzündeki chakralar gibi işleyen ve diğer dış beden enerjilerinin alış noktaları olan chakralardır. Özellikle kalp chakrasının arkasındaki yer, astral ikizin eterik çift ile birleştiği, Üst Benin astral ikizle, Öz Benin Üst Benle, Üst Ruhun / Tanrısal Benin Öz Benle birleştiği yerdir. Kişinin şahsi tanrıçası da burada bağlıdır. Bu benlik enerjisi ile ilgili daha fazla bilgi, ileride verilecektir. Kalp chakrasının arka bağlantısı “Gümüş Kordon” (Silver Cord) dur.

 

Duygusal / Astral Beden

Eterik Bedenden sonra gelen enerji basamağı Duygusal Bedendir ki; astral düzlemde daha dışta ki enerji tabakalarına ve astral ikize bağlanır. Duygusal beden hara çizgilerini ve hara çizgisi chakralarını kapsar; Eterik Beden/kundalini çizgisi ile direk olarak kök, timus chakra/kalp chakrası ve kişisel dönüşüm noktası/taç chakrası bağlanır. Eterik Mağbet, Eterik Bedeni Duygusal/Astral Bedene, timusu kalbe bağlar. Duygusal beden üzerinde 13 hara chakrası vardır ve kısaca şunlardır;

 

Kişisel Dönüşüm Noktası / Ruh Yıldızı (Transpersonal Point / Soul Star), taç chakrası üzerindedir. Rengi şeffaftır. Merkezi dıştaki bedene hayat gücü enerjisi verir, en yakın fiziksel enerji sistemine güç sağlar.

Görüş Chakraları (Vision Chakras), iki gözün arka tarafında yeralan bir çift chakradır. Bu chakraların rengi gümüş rengidir. Onlar sayesinde fiziksel iyileştirmelerde, gözler bir lazer gibi kullanılabilir.

Nedensel Beden Chakrası (Casual Body Chakra), kafatasının dibinde yeralır. Rengi ya canlı kırmızı-menekşe ya da gümüş-mavidir. Burası kanalize olmanın ve açığa çıkarmanın merkezidir. Yüksek bene geçişimiz nedensel beden ve üçüncü göz (kundalini) chakraları ile olur. Yüksek ben boğazdan alınır, kalp chakrasının arkasında Astral ikiz ile bedene bağlanır.

Hara Çizgisi Timus Chakrası, göğüs kemiğinden yüksekte, kundalini kalbin hemen üzerindedir ve hara ile kundalini enerji bedenin temel bağlantısıdır. Duygusal Beden ötesinde ki astral ikize geçiş, bu bağlantılı çift chakralar sayesinde olur. Timus chakrasının rengi, su rengidir. Duyguların serbestliğini sağlar, duyguları açığa çıkarır ve fiziksel bağışıklık (immune) sistemini korur.

Diafram Chakrası, kundalini solar plexus ve kalp chakralarının arasında ve geride yeralır. Diafram chakrasının rengi sarımsı yeşil ve amacı hara çizgisinin arındırılması (detoxification) ve duygusal değişikliktir.

Hara Chakra, göbeğin altında, kundalini kök ve karın chakraları arasında ve geride yeralır. Rengi turuncu-kahverengi ya da altın rengidir. Amacı, kişinin kendi hayat amacını ortaya çıkarmasıdır.

Perineum Chakra, fiziksel olmayan duygusal seviyede anüs ve vajina arasında yeralır. Rengi kestane rengidir. Amacı fiziğin, fizik ötesine/doğa üstülüğe ulaşmasıdır. Eterik ve Duygusal Bedenler, bu merkezde de birleşirler.

Hareket Chakraları, hara çizgisi üzerindeki diğer chakralardır ve iki küçük çift olarak dizlerin arkasında yeralırlar. Kişinin kendi hayat yolunda yürümesine yardım ederler. Orman yeşili ya da sarımsı-kahverengindedirler.

Zemin/Yer Chakraları, ayakların tabanında bulunan diğer çift chakralardır. Renkleri kahverengidir. Bu chakralar, fiziksel vücut bulmanın ruh ile bağlantısını sağlarlar.

Yeryüzü Chakrası/Yeryüzü Yıldızı, ayakların altındadır. Rengi parlak siyahtır ve amacı kişinin evrenle olan ilişkisini dengede tutmaktır.

 

Duygusal Beden, astral düzleme geçitler içerir ki bu geçitler ruhun başka evrenlere yolculuk edebileceği geçitlerdir. Ayrıca astral ikize de ev sahipliği yapar. Bu özgür çocuk-ben (eterik çiftte ki çocuk-bene karşılık gelir), gelişmiş bir farkındalık içerir. Bu da bilinçli bir zihnin oluşmasına imkan verebilir ya da vermeyebilir. Naziktir, hassastır ve meraklıdır. Kolayca incinebilir ve enerjisi kolayca hasar görebilir. “İçimizdeki Çocuk” kavramının orjinali belki de bu özgür çoçuk bendir. Geçmiş hasarlar/yaralar tamamen iyileştirildiğinde,astral ikiz, eterik çift ile birleşir; birbirlerini güçlendirir ve bilinçli ruhsal farkındalığın, keyifli bir parçası olurlar. Bir diğer mağbet, Ketherik Mağbet duygusal bedeni, zihinsel bedene bağlarken, kundalini üçüncü gözü de hara çizgisi üzerinde ki nedensel beden chakralarına bağlar.

 

Zihinsel Beden

Bir sonraki seviye, Zihinsel Bedendir ve zihin, yeryüzü, evren şebeke bağlantılarına geçitleri içerir. Budist felsefesine göre, tüm gerçek zihin tarafından yaratılır.

Zihin şebekesi/ağı, kişinin tüm gerçeklik kavramının geliştirildiği ve kaydedildiği yerdir. Zihin ağı fiziksel olarak yatay ve dikey çizgilerin kesiştiği altın renkli bir ekran olarak belirir. Düşünceler oluşurken, düşünce işlevi yetersizken ya da çalışmıyorken, bu şebekenin görüntüsü donuk, karmaşık ve düğümlenmiş haldedir. Karma, zihin şebekesinde saklanır; karmik inanışlar ve modeller programlanarak, burada iyileştirilir. Zihin şebekesi en iyi, bilgisayara benzetilebilir.

Yeryüzü şebekesi, ortak düşünce, inanç ve evren bilincidir. Kişisel zihin şebekesi, yeryüzü şebekesi ile kesişir ve bazı yerlerde gerçekten çok karmaşık görünür. Yeryüzündeki değişiklikler nedeni ile fazla enerji yüklemesi, yeryüzü şebekesinin geçici olarak zarar görmesine neden olur ve enerji ekranının üst üste yığılmış çubuklar gibi görünmesi sonucunu verir. Bu şebeke düzelene kadar, iletişim ve açık düşünememe problemleri olur. Arınma ve iyileşmenin, kişisel karma üzerindeki değişimleri, yeryüzü şebekesinin de değişmesine neden olur. Zira dünyada meydana gelen değişiklikler, kişisel düzeyde etki göstermektedirler.

Galaktik ya da evren şebekesi, zihnin diğer gezegenlerden farklı olma bilincidir. Yeryüzü ve evren şebekesi kesiştiğinde, bir çok insan için bu düzeyde ki birleşme farkındalığı zayıftır. Bu bilinç başka evrenden şifacılar, yardım için dünyaya ve dünya insanlarına katıldıkça artmaya başlar. Zihin bedenin bir sonraki beden olan ruhsal bedene bağlantısını, Celestial Mağbet (göksel/semavi mağbet) sağlar. Bu bağlantı ayrıca, taç chakra ve kişisel dönüşüm chakrasının daha belirginleşmiş bağlantısıdır.

 

Ruhsal Beden

Ruhsal beden, bir çok enerji seviyesini içerir ve bir koza gibi altındaki tüm enerji seviyelerini sarar. Yüksek/Üst Ben, bu enerji düzeyinde yerleşiktir. Geçitleri açıldığında, masum bir tanrıça gibidir ve bir takım hazırlıklar ile fizik bedene yakınlaştırılabilir. Bu seviyeye gelindiğinde üst ben, astral ikiz ve eterik çift ile birleşerek ruhsal büyümeyi ve bilinçli farkındalığı oluşturur. Tüm “ben”lerin enerjisi olduğu için, bu enerjiyi tecrübe etmek çok yoğun ve büyük bir mutluluk verir.

 

 

 

 

Nedensel (Casual) Beden

Ruhsal bedenin ötesinde ve ona I-Am Mağbeti ile bağlıdır. İki basamağı vardır; Öz Ben / Yıldız Ben (alt basamak) ve Öz Ruh/Üst Ruh (üst basamak). Bu enerji tabakalarının her biri kişilik ikizine, Öz Ben’e/Yıldız Ben’e ve daha yüksekte Tanrıça Ben’e/Yüksek Ruh’a geçiş sağlar. Öz Ben ya da Yıldız Ben, bizim ruhsal bilinç merkezimizdir. Burası, tüm yaşantılarımızın geliştiği merkez benimizdir. Bilinçli enerjiye dönüştüğü zaman, melek olarak belirir (Melekler, bizim Öz ve Tanrıça benlerimizdir). Geçiş yaptığında Yüksek Ben ile birleşir ve bütünleşir (Yüksek Bende zaten, astral ikiz ve eterik çift ile birleşmiştir). Beş galaktik chakra ve üç galaktik mağbet, alt ve üst nedensel beden seviyelerini ve Öz Ben ile Yüksek Ruhu birbirine bağlar. Yüksek Nedensel Bedende ki Tanrıça Ben ya da Yüksek Ruh, yeryüzü tekamülünde bilinen en üst enerji seviyeleridir. Bu, tüm yaşam gücü enerjimizi bulduğumuz enerjidir. Beş nedensel beden chakrası ve üç nedensel mağbet, Tanrıça Beni, Yüksek Ruha getirir ve Yüksek Ruhu, Öz Ben’e bağlar. Bu en olgun bilgelik düzeyidir ve farkındalığı da beraberinde getirir. Bu gerçekleştiğinde Tanrıça Ben/Yıldız Ben ile bağlanır ve birleşir. Bir yandan da, Üst Ben, Astral İkiz ve Eterik Çift birleşir. Bu enerjilerin hepsi tam olarak bilinçte bütünleştiğinde ve bununla birlikte bilincimiz onları içine alabilecek şekilde dönüştüklerinde, gerçekten tanrısallaşırız. 

 

Her ne kadar geçiş sıralarına göre tarif edildilerse de, enerji bedenimiz süreklidir ve varlığımızın bağlantı işlevidir. Dikey basamaklardan çok, dairesel bir pastaya benzetilerek tarif edilebilir. Farkındalık geliştikçe, daha çok bilgi açığa çıkar ve bu bedenlerin işlevleri artar. Tüm enerji bedenleri birleştiğinde, Tanrının kendisi enerji seviyelerimize girer ve onları doldurur. İnsanların olduğu gibi hayvanlarında enerji tabakaları ve kişilik enerjileri vardır.

Karma - Karmanın Dört Türü


KARMANIN DÖRT TÜRÜ

 

Geçmiş yaşamlardan kaynaklanan ve yaşamımızı etkileyen güçlükler dört ana grupta toplanmaktadır. Bunların anlaşılabilmesi önemlidir çünkü; büyük ya da küçük olaylar enerji yapısı ile gelecek yaşamlara taşınır. Geçmiş tecrübeler, bizim görünüşümüzü ve kişiliğimizi etkiler, geçmiş yaşamlarımızdaki olaylarda aynı şekildedir. Ölümle son bulmadığımız için bunlar daha sonraki yaşamlarımıza taşınır. Kişinin Akashic kayıtlarında kalan olumsuzluklar, acılar, yaralar yüzleşilmediği ve iyileştirilmedikleri sürece devam / tekrar eder. Karmada yer alan her şeyin iyileştirilmesinde esas, farkına varmaktır. Bir şeyin yanlış gittiğini, hatalı olduğunu anlamak, yeni bir seçim yapıp değiştirebilmeyi kolaylaştırır. Karma özgür irade ve seçim üzerine kuruludur. Eskiden karmanın değiştirilemez, dönüşü olmayan kader olduğuna inanılırdı ama günümüzde böyle değildir. Neredeyse her şey iyileştirilebilir ama öncelikle farkında olmak gerekir.  Hayatınızda bir şeyin yanlış olduğunu bilmeniz, sizin için neden yanlış olduğunu anlamanız ve daha iyisi için değişimi istemeniz gerekir. Geleneksel dinlerde ki psikolojinin aksine, günah, suç, utanç bu işleyişte fayda sağlamaz. Herkes zaman zaman negatif bir şeyler yapar, bir suç işler ve mutsuz bir yaşama sahip olabilir. Geçmişin olumsuzluklarının ve acılarının gösterilmesi, kişinin kendini suçlu hissetmesi için değil, davranışını ve farkındalığını etkilemek içindir. Amaç “o yanlıştı ve bir daha yapmayacağım” diyebilmek, kendine ve diğerlerine karşı şefkat kazanabilmektir. Suçlamak, karma için engelleyicidir. İnsanın kendisini suçlaması, başkalarını suçlaması kadar zararlıdır. Hatayı gördüğümüz ve davranışınızı değiştirdiğiniz zaman ders tamamlanmıştır ve karma serbest kalmış olur. Geçmiş yaşamınızda size zarar vermiş olan ve bugün tanıdığınız kişi, artık geçmiştekinden farklı biridir. Ne siz, ne de onlar suçlanmaya layık değilsiniz. Utanmakta aynı şekilde geçmiş yaşamlar için olumsuz bir reaksiyondur. Nasılki bizler, hepimiz Tanrıçayız ve O’dan meydana geldik, utanılacak bir şey yoktur. Ancak tabi ki sorumluluk almamız gerekir. Bizler, dünyanın, evrenin ve yaşayan her şeyin sahip olduğu, Tanrısal yaşam gücünün bir parçasıyız ve bu armağan ile gurur duymalıyız. Günümüzde, kadınlarda kendini olumsuz / değersiz görme, erkeklerde ise şişirilmiş kişilik özelliklerinin iyileştirilmesi gerekir. Bizler gezegendeki esas mucizenin birer parçasıyız; utanmaya yer yoktur; gerekte yoktur.

 

Dört karma kategorisi; Hastalıklar, İlişkiler, Yaşam Durumu, Karakter Özellikleri olarak ayrılır. Bu kategorilerden herkes, günlük hayatı içinde üzerinde çalışması gereken bir kaç şey çıkarabilir. Ama önemli olan bu hayatımızdaki problemi tespit etmek değildir, önemli olan geçmiş hayatımızda başlayan ve tekrar eden olayın, kaynağına gidebilmek ve ilk başladığı yeri bulabilmektir. Bu ve diğer gezegenlerde bir çok – bazı araştırmacılara göre binlerce – geçmiş hayatımız olduğuna göre, böyle bir tespit neredeyse imkansız gibi görünebilir. Ama değildir, çünkü Karmanın Efendileri, bu hayatımızda bir çoğunu açığa kavuşturabilmemiz için bize yardım etmek istemektedirler.

 

Hastalıklar

Bu karma, fiziksel ya da fiziksel olmayan hastalık ve durumları içerir. İnsanların aklına hemen, şu andaki hayatta yaşanan olumsuz durumdan kurtulma gelebilir. Ancak esas istenmesi gereken, hastalıkların duygusal ve zihinsel kaynaklarına giderek onları aydınlatmak / temizlemek ve daha sonra serbest bırakmaktır. Bazı hastalıklar iyileştirilemeyebilir; vücuda verilen zarar çok büyük olabilir ama hiç bir şey yapılmaz ise hastalık gelecek hayatlarda yeniden tekrar eder. Hasta olan kişi tam olarak iyileştirilemiyorsa, yine de rahatlaması için ya da kısmi iyileşme için çalışılabilir. Hiç bir zaman soğuk algınlığı, grip, vücut yaraları (çizilme, sıyrılma gibi) için iyileştirme istemeyin; bunlar kişinin kendi sınırlarındadır ve meleklerden yardım almaya gerek yoktur. Diğer yandan şekil bozukluğu ile dünyaya gelen bir kişinin, bunu düzeltme olanağı yoktur.

Olumlu sonuçlar alınan hastalıklar; Zihni sakinleştirememe, tümörler, hayat boyu süren alerjiler, yaralar, ağrılar, iyileşmeyen kemik kırıkları, kas hastalıkları, bel omuru / omurga rahatsızlıkları, dikkat toplayamama problemleri, kişilik bozuklukları, kronik uykusuzluk, kronik yorgunluk, adale sertleşmesi.......Tabiki, yapılan tıbbi iyileştirme olmayacaktır ama eğer karma serbest kalırsa durum daha iyiye gidebilir.

    

İlişkiler

Bu hayattımızda birlikte olduğumuz eşimiz / partnerimiz daha önceki pek çok hayatımızda da bizimle beraberdi ve hepsi olumlu olmayan davranış şekilleri oluşturulmuştur. Her yaşam içinde, açığa çıkarılması / temizlenmesi gereken karmaşıklıklar, zor durumlar ve terk edilme acılarını barındırır. Belirli bir hayatta yaşanan problemler, ilişkinin kendinden değil daha önce yaşanan hayattaki travma ya da ölümden kaynaklanıyor olabilir. Daha önce yaşanan acılı bir ölüm ya da ayrılma, eş ruhların şu andaki hayatta birbirlerini kabul etmelerine engel olabilir. Biri ya da her ikisi birden, farkında olmadan, bir acının tekrar etmesinden korkuyor olabilir. Günümüzdeki evlilik ya da ilişki problemleri, geçmiş yaşamda ki görmemezlikten gelme, yeterince değerlendirememe, sadakatsizlik ya da yanlış anlamalardan kaynaklanıyor olabilir. Gerçek eş ruhlar, bir çok hayat boyunca aşkı ve zorlukları deneyimleme fırsatına sahip olurlar. Şu anda yapılması gereken, şu anın ve geleceğin huzuru ve yararı için geçmişi  açığa çıkarmak ve temizlemektir.

 

Eş ruh ile olan ilişkilerin dışındaki ilişkiler de iyileştirme ihtiyacı duyarlar. Bunlar kişinin çocuğu ile, ebeveynleri ile, ortağı / iş arkadaşları ile, öğretmeni ile, arkadaşları ile, akrabaları ile ve diğer insanlar ile olan ilişkilerdir. Bu kişilerde bize karşı kötü davranmış ve zarar vermiş olabilirler. Ebeveynler ve çocuklar, bizi üzen diğer insanlar gibi, karma ile ilgili derslere ve mücadele etmemize imkan verirler. Gruplar içinde ve değişen roller ile yeniden vücut bulurken, bu hayatımızdaki ebeveynlerimiz gelecek hayatımızda çocuğumuz, öğretmenimiz arkadaşımız ya da düşmanımız olabilirler. Bu hayatımızda bizi üzen biri, daha önceki hayatımızda da bizi üzmüş olabilir. Eş ruhlarımız gibi, şu anda pozitif ya da negatif olarak bize çok yakın ve bizim için önemli olan kişilerle genelde çok uzun bir karma geçmişimiz vardır. Herhangi iki insan arasındaki sürtüşmenin kaynağını incelemek, sürtüşmenin varlığını anlayabilmeye imkan verir. Bazen sadece geçmiş yaşamın kaynağını bilmek bile, bunu açıklamak ve devam etmesine engel olmak için yeterli olabilir. Sürtüşme olsun olmasın, herhangi bir yakın ilişki için “tam karma iyileşmesi” istemek önemlidir. Böylece, hepsi açığa çıkmasada, problemler çözülüp ilişki daha rahat ilerleyebilir. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki; başka bir kişinin dahil olduğu karma iyileştirme talebimiz, sadece kendimize yönelik yapılabilir. Diğer kişi eğer istiyorsa, kendisi direk olarak yapmalıdır. Bir ilişkiyi iyileştirmek istiyorsanız, bunu sadece kendi bölümümüz için istersiniz ve genelde bu yeterli olur. Kendisinin rızası ve katılımı olmadan, başka birinin karmasını değiştirmeye çalışmak çok ciddi bir hatadır, etik olarak izin verilmez ve negatif karma sonuçlarını ortaya çıkarabilir.

 

Yaşam Durumu   

Tüm hayatınız boyunca çok fazla çalıştığınız halde, hala fakirlik ile boğuşuyorsanız, bunun nedeni karmik olabilir. Geçmişte bunun nerede başladığını bularak, alınması gereken dersi anlayarak değiştirmeye çalışabilirsiniz. Belki de geçmiş yaşamınızda servetinizi / zenginliğinizi kötüye kullandığınız için fakirsinizdir. Bazen geçmiş yaşamda alınan olumlu bir karar / seçim diğer hayatlarda da devam eder ama artık olumlu bir seçim olmayabilir. Bir çocuğun üstesinden gelemediği bir acının hatırasını bastırması, onun için duygusal bir kurtuluş olabilir ama büyüdüğünde böyle davranması, ruhu ve gelişimi için zararlıdır. Yetişkin biri, böyle bir hatıra ile başedebilir ve onu iyileştirebilir; yeter ki varlığını bilsin. Yaşam durumumuz içinde, daha önce söylenenler geçerlidir. Olumsuzluk bu yaşamınızda başladı ise kaynağını görmek, bilgiyi ortaya çıkaracak ve karmik iyileşme ile serbest kalacaktır.

 

Olumsuz Karakter Özellikleri ve Huylar 

Kötü alışkanlıklar (sigara içmek gibi) ve fobiler bu kategoride yeralır. Fobilerin bir çoğu geçmiş yaşamlardan taşınmaktadır ve kaynakları bulunarak hemen ortadan kaldırılabilir. Sudan korkan bir kadın, muhtemelen geçmiş yaşamlarının birinde boğulmuştur. Yüksekten korkan biri de, daha önce yüksekten düşüp ölmüş ya da çok kötü yaralanmıştır. Şu anda gördüğümüz rüyalarda çoğunlukla karmiktir. Geçmiş yaşam durumlarından kısımlar gösterilerek, iyileştirme gereğinin fark edilmesini sağlayabilirler. Genelde rüyalar, Karmanın Efendilerine kaynakları sorulmadığında bir şey ifade etmezler. Örneğin bir kadın, rüyalarında kendini yeraltında yalnız ve korkmuş olarak görür. Geçmiş yaşamdaki kaynağına gidildiğinde, bir madenci olduğu ve bir mağarayı incelerken ipin koptuğu ve partneri tarafından bırakıldığı ve mağarada sıkışarak öldüğü görülür. O zaman kendini bırakan partneri, bu hayatında aşığıdır. Bu anının açılması ile yıllardır kendini esir alan rüya sona erer ve ilişkisi büyük ölçüde düzelir.

 

Kurtulması zor olan olumsuz karekter özellikleri ve huylarda, karma ile çalışılarak düzeltilebilir. Tırnak yemek, saçın bir bölümünü çekiştirmek, insanları dinlemeden aynı anda konuşmak gibi ...Örneğin evini düzenli tutmakta zorlanan, alışveriş ve yemek yapmak istemeyen, buz dolabında sürekli artık yemekler bulunan bir kadının, geçmişinde ya bir hizmetçi olup, hep artıkları yediği ya da çok büyük bir ordunun aşcısı olarak sürekli yemek yapmak zorunda olduğu görülmüş. Yardım istemesi üzerine yapılan karmik çalışmalar ile durum giderek düzelmiştir.

 

Bu dört kategori genelde karmadaki olumsuzlukların belli başlı kaynağıdır. Bunların anlaşılması ve daha önce anlatılan meditasyon tekniği ile işe başlanabilir. Değişimden önce karmanın bu fonksiyonlarının ve mekanizmasının anlaşılması önemlidir.

Onaylamalar

Onaylamalar
 
Benim yaptığım ve yaşadığım her şey en yüce hayrımadır.

Ben yaptığım ve yaşadığım her şeyin en yüce hayrıma olduğunu biliyorum ve inanıyorum.

Ben yaptığım ve yaşadığım her şeyin en yüce hayrıma olduğunu kabul ediyorum.

Yaptığım ve yaşadığım her şey en yüce hayrıma olduğu için kendimi takdir ediyorum.

Yaptığım ve yaşadığım her şey en yüce hayrıma olduğu için şükrediyorum.

 

Ben kendimi her yerde rahat hissediyorum.

Ben kendimi her yerde rahat ve özgür hissettiğimi kabul ediyorum.

Ben kendimi her yerde rahat ve özgür hissettiğimi biliyorum ve buna inanıyorum.

Ben kendimi her yerde rahat ve özgür hissettiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendimi her yerde rahat ve özgür hissettiğim için şükrediyorum.

Ben her yerde özgürüm.

Nerde olursam olayım ihtiyacım olan her şey ihtiyacım olduğu anda bana verilir.

Ben her yerde güvendeyim.

 

 

Yaşadığım ve yaptığım her şeyi seviyorum.

Tüm yaşadıklarımı yaşanması gerektiği için yaşadım.

Yaşadığım ve yaptığım her şey için kendimi onaylıyorum.

Beni bir başkasının onaylaması gerekmiyor.

Ben kendimi onaylıyorum.

Ben kendimi seviyor, beğeniyor ve onaylıyorum.

Yaşadığım her şey benim kendi seçimim.

Verdiğim her karar benim kendi seçimim.

Ben tüm kararlarımı ve yaşadığım her şeyi onaylıyorum.

Ben kendimi onaylıyorum.

Ben kendimi affediyorum.

Ben kendimi tümüyle seviyor ve takdir ediyorum.

Hayatı seviyorum.

Yaşamayı seviyorum.

 

Ben evrenin akışına güveniyorum.

Ben evrenin akışına güvendiğimi biliyor ve inanıyorum.

Ben evrenin akışına güvendiğimi kabul ediyorum.

Ben evrenin akışına güvendiğim için kendimi takdir

ediyorum.

Ben evrenin akışına güvendiğim için şükrediyorum.

 

Ben evrenin akışına teslim oluyorum.

Ben evrenin akışına teslim olduğumu biliyor ve

inanıyorum.

Ben evrenin akışına teslim olduğumu kabul ediyorum.

Ben evrenin akışına teslim olduğum için kendimi takdir

ediyorum.

Ben evrenin akışına teslim olduğum için şükrediyorum.

Benim kandırılma korkum var.

Ben kandırılma korkumu kabul ediyorum.

Ben kandırılma korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye

niyet ettim.

Ben kandırılma korkumu seviyorum.

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye

niyet ettim.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum.

 

Benim inaçsızlık korkum var.

Ben inançsızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben inançsızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye

niyet ettim.

Ben inançsızlık korkumu seviyorum.

 

 

Yaşadığım her şeyi tam olduğu hali ile kabul ediyorum.

Yaşadığım her şeye şükrediyorum.

Bu benim oyunum. Ben seçtim.

Ben yaşadığım her şeyin çaresini sevgi ile kendi içimde

buluyorum.

Ben sevgiyim.

Ben sevgi olduğumu kabul ediyorum.

Ben sevgi olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben sevgi olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben sevgi olduğum için şükrediyorum.

Ben kendi yaratımıma inanıyorum.

Ben kendime inanıyorum.

Ben sevgi olduğuma inanıyorum.

Ben Allah’a inanıyorum.

Ben yaptığım ve yaşadığım her şeyi,sevgi ile onaylıyorum.

 

Ben herkesi kendi yollarında özgür bırakıyorum.

Onları özgür bırakmak demek kendimi özgür bırakmak

demek.

Herkesin kendi doğrusu olduğunu sevgiyle kabul

ediyorum.

Herkesin kendi ritmi olduğunu, kendi oyun sahneleri

olduğunu kabul ediyorum.

Müdahale zihnimi bırakıyorum.

Çünkü ben ne isem onlar da o.

Çünkü onların da içinde Allah var ve içlerindeki biliş

onlara yol gösterir.

Ve o biliş sadece ve sadece sevgi.

 

 

Ben güce inanmayı bırakıyorum.

Ben güçle var olmayı bırakıyorum.

Körü körüne, sırf benden daha güçlü diye benden

başka bir şeylere inanıp onları tanrısallaştırmayı

bırakıyorum.

Ben inancın kendisi olduğumu hatırlamayı seçiyorum.

Ben sadece bana, içimdeki Allah'a, sevgiye inanmayı

seçiyorum.

Ben sadece özüme, koşulsuz sevgiye inanıyorum.

Ben inancım, özüm inanç, sevgi inanç.

Ben kendime, özüme koşulsuz inanıyorum.

Ben sevgiyle kendi yaratımıma inanıyorum.

Ben attığım her adımda sevgiye inanıyorum.

Ben attığım her adımda kendime inanıyorum.

 

Ben sevgiyim.

Herkes ve her şey sevgi.

Ben sevgiden geliyorum.

Ben sevgiyi yaratıyorum.

Ben sevgiyle yaratıyorum.

Ben sevgiyi yaratanım.

-196-

İÇİMDEKİ YOLCULUK

Ben kendimi ...... yaparak var etmeyi bırakıyorum. (O

anda yaptığın her ne ise)

Ben kendimi yaptığım işle sınırlamayı bırakıyorum.

Kendime yaptığım işle kimlik edinmeyi ve tamamlanmayı

bırakıyorum.

Ben beni kimliklerimle var saymayı bırakıyorum.

Eksik olduğum zihnimi bırakıyorum.

Tüm varlığımı, yapma halime bağlamayı bırakıyorum.

Bağlandığım kimselerle kendimi var etmeye ihtiyacım

yok.

Onlar da benim.

Eksik olduğum bir an bile yok.

BEN HER AN TAMIM.

BEN HER HALİMLE TAMIM.

BEN HER AN KENDİME İNANIYORUM.

BEN KENDİ YARATIM GÜCÜME İNANIYORUM.

BEN SEVGİYİM.

BEN BANA, KOŞULSUZ SEVGİYE İNANIYORUM.

 

Ben izin vermeyi başlatıyorum

Kendime izin veriyorum,

Olacak olanın olduğu gibi olmasına izin veriyorum,

Olacak olanı olduğu gibi kabul ediyorum,

Kendime içsel yolculuğumda beni tutan her şeyi

bırakmaya izin veriyorum,

Özümle bir olduğumu anlamaya, hissetmeye

izin veriyorum,

Hayat içinde yüklemiş olduğum tüm anlamları

bırakmaya izin veriyorum,

Kendime koymuş olduğum sınırları kaldırmaya izin

veriyorum,

Evrendeki büyük bir ailenin bir parçası olduğumun

bilişine geçme izni veriyorum,

Herkesle bir olduğumu anlama izni veriyorum,

Herkese olduğu gibi olma izni veriyorum,

Onlara kendi oyunlarını oynama izni veriyorum,

Yaşadığım ana izin veriyorum,

Kendi değişimime izin veriyorum,

Kendime sevgide, sevgiye yürüme izni veriyorum,

Olmaya izin veriyorum,

Akmaya izin veriyorum,

Durmaya izin veriyorum,

Sevgiye izin veriyorum.

 

Ben benden başka bir şey olduğunu zannetmeyi

bırakıyorum.

Ben birinin bana bir şey yapabileceğini zannetmeyi

bırakıyorum.

Ben sevginin dışında başka bir şey olduğunu

zannetmeyi bırakıyorum.

Ben oyunu gerçek zannetmeyi bırakıyorum.

Ben oyundaki kimliğimi gerçek kimliğim zannetmeyi

bırakıyorum.

 

Ben yalnız ve tek başıma kendi içimde tam ve

bütünüm.

Ben yalnız ve tek başıma kendi içimde tam ve bütün

olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben yalnız ve tek başıma kendi içimde tam ve bütün

olduğumu kabul ediyorum.

Ben yalnız ve tek başıma kendi içimde tam ve bütün

olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben yalnız ve tek başıma kendi içimde tam ve bütün

olduğum için şükrediyorum.

 

Ben kendi yolumda yalnız ve tek başıma bütünüm.

Ben yalnız ve tek başıma kendi yolumda sevgiyle

ilerliyorum.

Ben yalnız ve tek başıma sevgiyim.

Ben yalnız ve tek başıma güvendeyim.

Ben yalnız ve tek başıma güçlüyüm.

Ben yalnız ve tek başıma değerliyim.

Ben sevgiyle kendi içimde kalıyorum.

Ben kendi yolumu kendim açıyorum.

Ben kendi yolumu kendim yapıyorum.

 

Ben kendi yolumda sevgi ile ilerliyorum.

Ben bir şey yapmasam da varım.

Ben bir şey yapmadan da değerliyim.

Ben bir şey yapmadığım halimle kendimi onaylıyorum.

Ben bir şey yapmadığım halimle kendimi seviyorum.

Ben zihnimi bırakmayı kabul ediyorum.

Ben zihnim olmadan da varım.

Benim zihnim sakin. Ben sakinim.

 

 

Anda olmak demek,

evrende senden başka kimsenin olmadığı gerçeğini

kabul demek.

Anda olmak demek,

adımlarını tamamen sevgiyle atabilmek demek.

Anda olmak demek, üstben olmak demek.

Anda olmak demek,

sonsuz kabul ve teslimiyet hali demek.

Anda olmak demek,

oluş halinde yaşayabilmek demek.

Anda olmak demek,

yaratımını sevgiyle yapabilmek demek.

 

Ben anda olmanın keyfini çıkarıyorum.

Ben anda olmanın tadına varıyorum.

Ben anda sevgiyle akmayı kabul ediyorum.

Ben anda üstben olmayı kabul ediyorum.

 

Evrende yanlış diye bir şey yok.

Her ne yaparsan doğru.

Her ne yaparsan sevgi.

Yolunda olanı yaparsın.

Plan yaşandı ve bitti.

Yaşanmışlığın içinde yürüyorsun.

Zaten oldun.

Yol senin yolun.

Seçim senin seçimin.

Attığın her adımı sen attın ve o önceden atıldı.

Sadece fark et ve yürü...

 

Attığım her adım doğru.

Attığım her adım için yeterliyim.

Ben yaratanım.

Ben her şeye yeterliyim.

Ben her şeyi sevgiyle yaratıyorum.

 

Sevgi dinginliktir.

Ben dinginim.

Ben benim için tamım.

Benim yolum benim için tam.

Ben sadece kendi yoluma bakıyorum.

Ben sadece beni görüyorum.

Ben sadece beni biliyorum.

Ben sadece özümü görüyorum.

Ben içimdeki sevgiyle tamım.

Ben içimin bildiği yerdeyim.

Ben sadece içimin bildiği yolda yürüyorum.

Ben sadece kendi yoluma inanıyorum.

Ben yalnız ve tek başıma içimdeki inancımla sevgiyle

yürüyorum.

Ben sevgiyi hissediyorum.

Ben içimdeki bilişi hissediyorum.

Ben inancımı hissediyorum.

Ben tamlığımı hissediyorum.

Ben beni hissediyorum.

 

Ben sevgiyim.

Ben herkes ve her şeyim.

Ben her şeyi sevgiyle yaratıyorum.

Ben içimdeki sevgiye ulaşıyorum

 

Ben kendimi kontrol etmeyi bırakıyorum.

Ben kendimi serbest bırakıyorum.

Ben kendime olduğum gibi olma izni veriyorum.

Ben kendime olduğum gibi görünme izni veriyorum.

Ben kendime göründüğüm gibi olma izni veriyorum.

Ben kendimi tam olduğum gibi kabul ediyorum.

Şu andaki halim tam olması gerektiği gibi ne eksik ne

fazla.

 

Karmik planının merkezinde olmanın ne demek

olduğunu anladım.

İnsanın her ne yapıyorsa onu sevmesinin, yaptığı

işten yürekten keyif almasının ne demek olduğunu

anladım.

Evrende bu duygunun bir eşinin olmadığını da.

Ancak bu yolla ben dediğimde bir’e ulaşabileceğimi,

bir dediğimde ben’eulaşabileceğimi anladım.

Allah olmanın ne demek olduğunu anladım.

Kendimi her halimle sevmenin, akışa teslimiyetin

ne kadar büyük bir özgürlük olduğunu anladım.

Kendi yaratımımın sınırsızlığını anladım.

İsteyecek hiçbir şeyin kalmadığında, evrende istediğin

her şeyi yaratabileceğini anladım.

Hiçbir şey olmanın her şey olmak demek olduğunu

anladım.

Her şeyin zannetmeden, bir illüzyondan ibaret

olduğunu anladım.

Evrendeki her şeyde ben olduğunu anladım.

Benim içimde evrendeki her şeyin olduğunu

anladım.

Allah’ın izin veren, benim izin veren olduğumu

anladım.

Allah’a sevgi dışında yapıştırdığım tüm sıfatların

boş olduğunu anladım.

Allah’ı gökte aramanın manasızlığını anladım.

Allah’ı bulmak istediğimde içime dönmenin yeterli

olduğunu anladım.

Allah’ı aradığımda dağda, taşta, sokakta, insanda

her yerde görebileceğimi anladım.

Allah’ın aranacak bir kavram olmadığını, onun

bende, onun benle her an var olduğunu anladım.

Sevgi olmaya çalışmanın anlamsızlığını, benim zaten

sevgi olduğumu anladım.

Sevgiyi tarif etmek için hiçbir sözcüğe, laf kalabalığına

ihtiyacım olmadığını, sevginin sessiz olduğunu

anladım.

Anda olmanın, durmanın, üstben olmanın ne demek

olduğunu anladım.

Mucize dediğimiz şeyin bir şans ya da tesadüf

olmadığını, insanın doğalı olduğunu, sevgiyle

yaşadığın anda her anın kendisinin mucize olduğunu

anladım.

İnsan dediğimiz varlığın, çok komplike, ama aynı

zamanda da son derece basit, muhteşem bir yaratım

olduğunu anladım.

Zor zannettiğin her şeyin ne kadar kolay olduğunu

anladım.

Allah’ı ve yaratımı anlamak için evrenin tüm

akılları bir araya gelse yetmeyeceğini anladım.

Doğadaki her bir yaprakta, ağaçta, su damlasında,

Allah’ın tüm yaratımının bütünlüğünü muhteşemliğini

görebileceğini anladım.

Benim bana, sadece içime bakarak ulaşabileceğimi

anladım.

 

Başkasını Affetme Meditasyonu:

Ben seni affetmeye niyet ettim.

Seninle yaşadığım herşeyi tam olduğu haliyle kabul ediyorum.

Seninle yaşadığım herşeyin benim en yüce hayrıma olduğunu biliyorum.

Seninle yaşadığım herşeye şükrediyorum.

Kendi varlığıma şükrediyorum.

Seni affediyorum.

Ben senin varlığına şükrediyorum.

Ben seni tam olduğun halinle kabul ediyorum.

Seninle yaşadığım herşey benim en yüce hayrımaydı, kabul ediyorum.

(Burada onun size yaptığını düşündüğünüz, sizi kızdıran hareketlerini size sizin korkularınızı göstermek üzere yapmış olduğu bilişini hatırlayın)

Seninle yaşadığım herşey benim ruhsal gelişimim için gerekliydi, kabul ediyorum.

Sana bu karmik görevleri ben verdim.

Sen bu görevleri beni sevdiğin için kabul ettin.

Bunun için senin varlığına şükrediyorum.

Kendi varlığıma şükrediyorum.

Seni sevgiyle serbest bırakıyorum.

Seni tümüyle affediyorum.

Seni seviyorum.

 

Benim parasızlık korkum var.

Ben parasızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben parasızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben parasızlık korkumu seviyorum.

Ben çok paraya layığım.

Ben çok parayı hak ediyorum.

Para bana çoğalarak geliyor.

Benim param her zaman çoğalır ve artar.

Ben parayı sevgiyle kullanıyorum.

Sevgiyle kullandığım tüm paralar bana çoğalarak geri döner.

 

Ben özgürüm.

Ben özgür olduğumu kabul ediyorum.

Ben özgür olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben özgür olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben özgür olduğum için şükrediyorum.

 

Ben parayı hayatıma çok kolaylıkla getiriyorum.

Ben parayı hayatıma çok kolaylıkla getirdiğimi kabul ediyorum.

Ben parayı hayatıma çok kolaylıkla getirdiğimi biliyor ve inanıyorum.

Ben parayı hayatıma çok kolaylıkla getirdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben parayı hayatıma çok kolaylıkla getirdiğim için şükrediyorum.

Ben çok kolay para kazandığım için kendimi çok seviyorum.

Ben çok kolay para kazandığım için kendimi sevdiğimi kabul ediyorum.

Ben çok kolay para kazandığım için kendimi sevdiğimi biliyor ve inanıyorum.

Ben çok kolay para kazandığım halimle kendimi sevdiğim için kendimi takdir ediyorum.

 

Ben çok kolay para kazandığım halimle kendimi sevdiğim için şükrediyorum.

Herkes beni kolay para kazandığım halimle seviyor.

Ben herkesin beni kolay para kazandığım halimle sevdiğini kabul ediyorum.

Ben herkesin beni kolay para kazandığım halimle sevdiğini biliyor ve inanıyorum.

Ben herkes beni kolay para kazandığım halimle sevdiği için kendimi takdir ediyorum.

Ben herkes beni kolay para kazandığım halimle sevdiği için şükrediyorum.

Ben kolay para kazandığım halimle çok mutluyum.

Ben kolay para kazandığım halimle mutlu olduğumu kabul ediyorum.

Ben kolay para kazandığım halimle mutlu olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben kolay para kazandığım halimle mutlu olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben kolay para kazandığım halimle mutlu olduğum için şükrediyorum.

 

Ben parayı kolaylıkla ve sevgiyle kazanıyorum.

Ben parayı kolaylıkla ve sevgiyle kazandığımı kabul ediyorum.

Ben parayı kolaylıkla ve sevgiyle kazandığımı biliyor ve inanıyorum.

Ben parayı kolaylıkla ve sevgiyle kazandığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben parayı kolaylıkla ve sevgiyle kazandığım için şükrediyorum.

 

Ben kendi dolandırıcılığımı kabul ediyorum.

Ben dolandırıcılığımı şu anda bitiriyorum.

Ben bu kişinin dolandırıcı olmasına izin veriyorum

 

Çok para kazandığım zaman, ben o parayı sevgi ve mutlulukla kullanıyorum.

Çok para kazandığım zaman, ben o parayı sevgi ve mutlulukla kullandığımı kabul ediyorum.

Çok para kazandığım zaman, ben o parayı sevgi ve mutlulukla kullandığımı biliyor ve inanıyorum.

Çok para kazandığım zaman, ben o parayı sevgi ve mutlulukla kullandığım için kendimi takdir ediyorum.

Çok para kazandığım zaman, ben o parayı sevgi ve mutlulukla kullandığım için şükrediyorum.

Çok parayı, sevgiyi ve mutluluğu birlikte hayatıma getiriyorum.

Çok parayı, sevgiyi ve mutluluğu birlikte hayatıma getirdiğimi kabul ediyorum.

Çok parayı, sevgiyi ve mutluluğu birlikte hayatıma getirdiğimi biliyor ve inanıyorum.

Çok parayı, sevgiyi ve mutluluğu birlikte hayatıma getirdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Çok parayı, sevgiyi ve mutluluğu birlikte hayatıma getirdiğim için şükrediyorum.

 

Ben parasız olduğum halimle güçlüyüm.

Ben parasız olduğum halimle güçlü olduğumu kabul ediyorum.

Ben parasız olduğum halimle güçlü olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben parasız olduğum halimle güçlü olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben parasız olduğum halimle güçlü olduğum için şükrediyorum.

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum.

Benim parasızlık korkum var.

Ben parasızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben parasızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben parasızlık korkumu seviyorum.

 

Benim suçlanma korkum var.

Ben suçlanma korkumu kabul ediyorum.

Ben suçlanma korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben suçlanma korkumu seviyorum.

Ben kendimi güçsüz olduğum halimle kabul ediyorum.

Ben kendimi güçsüz olduğum halimle seviyorum.

Ben de kendimi tam olduğum halimle kabul ediyorum.

Ben de kendimi tam olduğum halimle seviyorum.

Ben kendimi tam olduğum halimle onaylıyorum.

 

Kendini Affetme Meditasyonu:

Ben seni affetmeye niyet ettim.

Yaşadığın ve yaptığın herşeyi ben onaylıyorum.

Seni bir başkasının onaylaması gerekmiyor.

Ben seni onaylıyorum.

(önceki vakada) Ben seni güçsüz olduğun halinle kabul ediyorum.

(önceki vakada) Ben seni güçsüz olduğun halinle seviyorum.

(genel kullanımda) Ben seni her halinle kabul ediyorum.

(genel kullanımda) Ben seni her halinle seviyorum.

Ben seni tümüyle takdir ediyor ve seviyorum.

Yaptığın her şey senin doğrun.

Verdiğin her karar senin doğrun.

Ben senin yaptığın her şeyi ve verdiğin tüm kararları onaylıyorum.

Ben seni affediyorum.

Ben seni seviyorum.

 

 

 

 

Ben her halimle güçlüyüm.

Ben her halimle güçlü olduğumu kabul ediyorum.

Ben her halimle güçlü olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben her halimle güçlü olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle güçlü olduğum için şükrediyorum.

 

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum

 

Benim kaybetme korkum var.

Ben kaybetme korkumu kabul ediyorum.

Ben kaybetme korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben kaybetme korkumu seviyorum

 

Benim yok olma korkum var.

Ben yok olma korkumu kabul ediyorum.

Ben yok olma korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben yok olma korkumu seviyorum.

Ben burada yaşadığım herşeyi tam olduğu haliyle kabul ediyorum.

Ben burada yaşadığım herşeye tam olduğu haliyle şükrediyorum.

 

Ben her halimle var oluyorum.

Ben her halimle var olduğumu kabul ediyorum.

Ben her halimle var olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben her halimle var olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle var olduğum için şükrediyorum.

Benim varlığım sonsuz ve sınırsızdır.

Ben varlığımın sonsuz ve sınırsız olduğunu kabul ediyorum.

Ben varlığımın sonsuz ve sınırsız olduğunu biliyor ve inanıyorum.

Benim varlığım sonsuz ve sınırsız olduğu için ben kendimi takdir ediyorum.

Benim varlığım sonsuz ve sınırsız olduğu için şükrediyorum.

 

Ben sevgiyim.

Ben sevgi olduğumu kabul ediyorum.

Ben sevgi olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben sevgi olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben sevgi olduğum için şükrediyorum.

 

Ben güçsüz olduğum halimle varım.

Ben güçsüz olduğum halimle var olduğumu kabul ediyorum.

Ben güçsüz olduğum halimle var olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben güçsüz olduğum halimle var olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben güçsüz olduğum halimle var olduğum için şükrediyorum.

 

 

 

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum.

 

Benim yetersizlik korkum var.

Ben yetersizlik korkumu kabul ediyorum.

Ben yetersizlik korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben yetersizlik korkumu seviyorum.

 

Benim yetersizlik korkum var.

Ben yetersizlik korkumu kabul ediyorum.

Ben yetersizlik korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben yetersizlik korkumu seviyorum.

 

Ben her halimle yeterliyim.

Ben her halimle yeterli olduğumu kabul ediyorum.

Ben her halimle yeterli olduğuma inanıyorum.

Ben her halimle yeterli olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle yeterli olduğum için şükrediyorum.

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum.

 

Ben hiçbirşeysiz herşeye yeterliyim.

Ben hiçbirşeysiz herşeye yeterli olduğumu kabul ediyorum.

Ben hiçbirşeysiz herşeye yeterli olduğuma inanıyorum.

Ben hiçbirşeysiz herşeye yeterli olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben hiçbirşeysiz herşeye yeterli olduğum için şükrediyorum.

 

Ben her halimle güçlüyüm.

Ben her halimle güçlü olduğumu kabul ediyorum.

Ben her halimle güçlü olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben her halimle güçlü olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle güçlü olduğum için şükrediyorum.

 

Ben kendi içimdeki güce sahip çıkıyorum.

Ben kendi içimdeki güce sahip çıktığımı kabul ediyorum.

Ben kendi içimdeki güce sahip çıktığıma inanıyorum.

Ben kendi içimdeki güce sahip çıktığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi içimdeki güce sahip çıktığım için şükrediyorum.

Ben içimdeki güce sevgiyle ulaşıyorum.

Ben içimdeki güce sevgiyle ulaştığımı kabul ediyorum.

Ben içimdeki güce sevgiyle ulaştığıma inanıyorum.

Ben içimdeki güce sevgiyle ulaştığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben içimdeki güce sevgiyle ulaştığım için şükrediyorum.

Benim içgücüm sevgidir.

Ben içgücümün sevgi olduğunu kabul ediyorum.

Ben içgücümün sevgi olduğuna inanıyorum.

Benim içgücüm sevgi olduğu için ben kendimi takdir ediyorum.

Benim içgücüm sevgi olduğu için şükrediyorum.

Benim özüm sevgidir.

Ben özümün sevgi olduğunu kabul ediyorum.

Ben özümün sevgi olduğuna inanıyorum.

Benim özüm sevgi olduğu için kendimi takdir ediyorum.

Benim özüm sevgi olduğu için şükrediyorum.

 

Benim suçlanma korkum var.

Ben suçlanma korkumu kabul ediyorum.

Ben suçlanma korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben suçlanma korkumu seviyorum.

 

Ben kendimi onaylıyorum.

Ben kendimi kendim onaylıyorum.

Beni bir başkasının onaylamasına ihtiyacım yok.

Ben kendimi onaylıyorum.

 

Ben olan herşeye izin veriyorum.

Ben olan herşeye izin verdiğimi kabul ediyorum.

Ben olan herşeye izin verdiğimi biliyor ve inanıyorum.

 

Ben olan herşeye izin verdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben olan herşeye izin verdiğim için şükrediyorum.

Ben olacak olana izin veriyorum.

Ben olacak olana izin verdiğimi kabul ediyorum.

Ben olacak olana izin verdiğime inanıyorum.

Ben olacak olana izin verdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben olacak olana izin verdiğim için şükrediyorum.

Ben herkesin olduğu gibi olmasına izin veriyorum.

Ben herkesin olduğu gibi olmasına izin verdiğimi kabul ediyorum.

Ben herkesin olduğu gibi olmasına izin verdiğime inanıyorum.

Ben herkesin olduğu gibi olmasına izin verdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben herkesin olduğu gibi olmasına izin verdiğim için şükrediyorum.

 

Ben kendimin olduğu gibi olmasına izin veriyorum.

Ben kendimin olduğu gibi olmasına izin verdiğimi kabul ediyorum.

Ben kendimin olduğu gibi olmasına izin verdiğime inanıyorum.

Ben kendimin olduğu gibi olmasına izin verdiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendimin olduğu gibi olmasına izin verdiğim için şükrediyorum.

 

Benim yalnızlık korkum var.

Ben yalnızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben yalnızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben yalnızlık korkumu seviyorum.

 

Ben kendi içimde tam ve bütünüm.

Ben kendi içimde tam ve bütün olduğumu kabul ediyorum.

Ben kendi içimde tam ve bütün olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben kendi içimde tam ve bütün olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi içimde tam ve bütün olduğum için şükrediyorum.

 

Ben kendimi başarısız olduğum halimle kabul ediyorum.

Ben kendimi başarısız olduğum halimle seviyorum.

 

Benim başarısızlık korkum var.

Ben başarısızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben başarısızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben başarısızlık korkumu seviyorum.

 

Ben sigarasız başarılıyım.

Ben sigarasız başarılı olduğumu kabul ediyorum.

Ben sigarasız başarılı olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben sigarasız başarılı olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben sigarasız başarılı olduğum için şükrediyorum.

Ben her halimle başarılıyım.

Ben her halimle başarılı olduğumu kabul ediyorum.

Ban her halimle başarılı olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben her halimle başarılı olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle başarılı olduğum için şükrediyorum.

 

Ben sigarasız var oluyorum.

Ben sigarasız var olduğumu kabul ediyorum.

Ben sigarasız var olduğumu biliyor ve inanıyorum.

Ben sigarasız var olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben sigarasız var olduğum için şükrediyorum.

 

Benim değersizlik korkum var.

Ben değersizlik korkumu kabul ediyorum.

Ben değersizlik korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben değersizlik korkumu seviyorum.

 

Ben her halimle değerliyim.

Ben her halimle değerli olduğumu kabul ediyorum.

Ben her halimle değerli olduğuma inanıyorum.

Ben her halimle değerli olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben her halimle değerli olduğum için şükrediyorum.

Benim değerim benim içimdedir.

Ben değerimin içimde olduğunu kabul ediyorum.

Ben değerimin içimde olduğuna inanıyorum.

Ben değerim içimde olduğu için kendimi takdir ediyorum.

Ben değerim içimde olduğu için şükrediyorum.

Ben içimdeki değere sahip çıkıyorum.

Ben içimdeki değere sahip çıktığımı kabul ediyorum.

Ben içimdeki değere sahip çıktığıma inanıyorum.

Ben içimdeki değere sahip çıktığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben içimdeki değere sahip çıktığım için şükrediyorum.

 

Ben kendi yaşam planımda var olmayı seçiyorum.

Ben kendi yaşam planımda var oluyorum.

Ben kendi yaşam planımda her an sevgiyle var oluyorum.

Ben kendi yaşam planımı koşulsuz kabul ediyorum.

 

Benim güçsüzlük korkum var.

Ben güçsüzlük korkumu kabul ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güçsüzlük korkumu seviyorum.

 

Ben kendi içgücüme sahip çıkıyorum.

Ben kendi içgücüme sahip çıktığımı kabul ediyorum.

Ben kendi içgücüme sahip çıktığıma inanıyorum.

Ben kendi içgücüme sahip çıktığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi içgücüme sahip çıktığım için şükrediyorum.

Ben kendi içgücümle varım.

Ben kendi içgücümle var olduğumu kabul ediyorum.

Ben kendi içgücümle var olduğuma inanıyorum.

Ben kendi içgücümle var olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi içgücümle var olduğum için şükrediyorum.

 

Benim güvensizlik korkum var.

Ben güvensizlik korkumu kabul ediyorum.

Ben güvensizlik korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben güvensizlik korkumu seviyorum.

 

Ben kendi güvenimi kendim yaratıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığımı kabul ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığıma inanıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığım için şükrediyorum.

 

Bağımlılık Bırakma Meditasyonu:

Ben seni serbest bırakmaya niyet ettim.

Ben seni sevgiyle serbest bırakıyorum.

Ben senin varlığına şükrediyorum.

Ben kendi varlığıma şükrediyorum.

Ben seninle yaşadığım herşeyi kabul ediyor ve şükrediyorum.

Ben senin bana karşı oynadığın karmik görevler için teşekkür ediyorum.

Ben senden güven enerjisi aldım.

Ben seni güç enerjisi ile besledim.

Ben artık kendi içgücüme sahip çıkıyorum.

Ben senden güven almayı bırakıyorum.

Ben sensiz güvende olduğumu kabul ediyorum.

Ben senin bana güven verme görevini şu anda iptal ediyorum.

Ben kendi güvenimi artık kendim yaratıyorum.

Ben seni serbest bırakıyorum.

Sen özgürsün.

Ben özgürüm.

 

 

 

 

Ben kendi içimdeki içgücümle tam ve bütünüm.

Ben kendi içimdeki güvenle tam ve bütünüm.

Ben kendi içimdeki değerle tam ve bütünüm.

Ben kendi içimdeki sevgiyle tam ve bütünüm.

Artık saraydan çıkışım tümüyle sevgiye dönüşmüştü.

Ben kendi yolumu kendim sevgiyle açıyorum.

Ben kendi yolumu kendim sevgiyle yapıyorum.

Ben kendi yaşam planımı kabul ediyorum.

Ben kendi yaşam planımda güven ve huzurla ilerliyorum.

 

Benim yalnızlık korkum var.

Ben yalnızlık korkumu kabul ediyorum.

Ben yalnızlık korkumu şu anda sevgiye dönüştürmeye niyet ediyorum.

Ben yalnızlık korkumu seviyorum.

 

Ben yalnız ve tek başıma tam ve bütünüm.

Ben yalnız ve tek başıma tam ve bütün olduğumu kabul ediyorum.

Ben yalnız ve tek başıma tam ve bütün olduğuma inanıyorum.

Ben yalnız ve tek başıma tam ve bütün olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben yalnız ve tek başıma tam ve bütün olduğum için şükrediyorum.

 

Ben babamsız tam ve bütünüm.

Ben babamsız tam ve bütün olduğumu kabul ediyorum.

Ben babamsız tam ve bütün olduğuma inanıyorum.

Ben babamsız tam ve bütün olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben babamsız tam ve bütün olduğum için şükrediyorum.

Ben babamsız yalnız ve tek başıma güvendeyim.

Ben babamsız yalnız ve tek başıma güvende olduğum kabul ediyorum.

Ben babamsız yalnız ve tek başıma güvende olduğuma inanıyorum.

Ben babamsız yalnız ve tek başıma güvende olduğum için kendimi takdir ediyorum.

Ben babamsız yalnız ve tek başıma güvende olduğum için şükrediyorum.

 

 

Ben kendi güvenimi kendim sağlıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim sağladığımı kabul ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim sağladığıma inanıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim sağladığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim sağladığım için şükrediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yaratıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığımı kabul ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığıma inanıyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben kendi güvenimi kendim yarattığım için şükrediyorum.

Benim güvenliğimin kaynağı kendi içimdedir.

Ben güvenliğimin kaynağının kendi içimde olduğunu kabul ediyorum.

Ben güvenliğimin kaynağının kendi içimde olduğuna inanıyorum.

Benim güvenliğimin kaynağı kendi içimde olduğu için kendimi takdir ediyorum.

Benim güvenliğimin kaynağı kendi içimde olduğu için şükrediyorum.

 

 

 

Ben herkesin tam ve bütünlüğüne inanıyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğüne inandığımı kabul ediyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğüne inandığım için kendimi takdir ediyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğüne inandığım için şükrediyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğünü kabul ediyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğünü kabul ettiğim için kendimi takdir ediyorum.

Ben herkesin tam ve bütünlüğünü kabul ettiğim için şükrediyorum.

 

 

Eşim ‘bensiz’ güvenlik içinde.

Ben eşimin ‘bensiz’ güvenlik içinde olduğunu biliyor ve inanıyorum.

Ben eşimin ‘bensiz’ güvenlik içinde olduğunu kabul ediyorum.

Ben eşim ‘bensiz’ güvenlik içinde olduğu için kendimi takdir ediyorum.

Ben eşim ‘bensiz’ güvenlik içinde olduğu için şükrediyorum.